15. Ceza Dairesi 2019/17 E. , 2019/1250 K.
"İçtihat Metni"Bilişim sistemleri, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan meçhul şüpheli hakkında yapılan soruşturma sırasında, suç yeri itibarıyla dosyanın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine dair Kırıkhan Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 03/01/2018 tarihli ve 2017/3790 soruşturma, 2018/3 karar sayılı yetkisizlik kararını müteakip, bu kez suç yeri bakımından dosyanın Kırıkhan Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı"nca verilen 13/03/2018 tarihli ve 2018/7987 soruşturma, 2018/7092 karar sayılı yetkisizlik kararı üzerine, Kırıkhan Cumhuriyet Başsavcılığı"nın yetkisizlik kararının kaldırılmasına dair mercii Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/04/2018 tarihli ve 2018/485 değişik iş sayılı kararı aleyhine, yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 28/11/2018 gün ve 94660652-105-31-14171-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak soruşturma dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 20/12/2018 tarih ve 2018/103115 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 12/10/2015 tarihli ve 2015/14021 esas, 2015/29798 karar sayılı ilâmında ".... Dairemizin 06.04.2015 tarih ve 2015/4473-23011 sayılı ilâmı ve daha birçok kararında da belirtildiği üzere, dolandırıcılık suçunun, iradesi fesada uğratılan kişinin yatırmış olduğu paranın fail tarafından çekildiği anda tamamlanacak olması nedeniyle suç yerinin de menfaatin temin edileceği yer olacağından hareketle...." şeklinde belirtildiği üzere, paranın çekildiği yerin menfaatin temin edileceği yer olduğu, menfaatin temin edildiği yerin tespit edilememesi halinde ise yetkili yerin hileli davranışın müştekiye ulaşarak müştekinin kandırıldığı yer olduğu,
Gelişen bankacılık teknolojisi ile para transfer işlemlerinin değişmesi karşısında, paranın sanığın tasarrufuna ne zaman ve nerde geçtiği dolayısıyla menfaatin nerede temin edildiği hususunun her somut olaya göre değerlendirilmesi gerektiği, bu cümleden olmak üzere;
Somut soruşturma dosyasına konu olayda, müştekinin kullandığı ... numaralı hattına gelen ‘’Sayın ... 25330861480 kimlik numaranıza yatırmış olduğunun sigorta poliçeniz yıllık kullanım süresi dolmuş olup 408,00 Türk lirası karşılığında yenilenmiştir, yenilemek istemiyorsanız müşteri temsilcimiz ... ile görüşebilirsiniz.’’ ibareli mesaj sonrasında, şüphelinin müştekiyi 05388401444 numaralı hattan arandığı, sigorta poliçesinden dolayı 408,00 Türk lirası ödemesi olduğunu, yenilemek istenmez ise otomatik olarak çekilen tutarın geri yatırılması için kredi kartı ve güvenlik numarasını ve müştekinin telefonuna mesaj yoluyla gelen güvenlik numarasını istediği, akabinde müştekinin hesabından İstanbul Akbank T.A.Ş’ye ait 14008387 terminal numaralı...Kıymetli Madeni adlı üye işyerine ait hesaba internet bankacılığı yoluyla 899,48 Türk lirası tutarında para gönderdiği, paranın transfer edildiği bu şekildeki bankacılık işleminde, paranın şüphelinin hesabına yatırılması ile tasarruf alanına girdiği, internet bankacılığı yoluyla para üzerinde her türlü tasarruf yetkisine sahip olunması nedeniyle paranın şüphelinin hesabına yatmasıyla haksız menfaatin temin edileceği, paranın ayrıca çekilmesine gerek bulunmadığı bu hâli ile suç yerinin şüphelinin banka hesabının bulunduğu yer olduğu nazara alındığında, somut olayda suçun işlendiği yerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı"nın yargı çevresinde kaldığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şüphelinin banka hesabının bulunduğu yerin suç yeri olarak kabul edilmesi gerektiğine ilişkin ihbarnamedeki düşünce yerinde değilse de, sonuç olarak Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/04/2018 tarihli ve 2018/485 değişik iş sayılı kararının bozulmasına yönelik istemde bulunulduğu anlaşılmakla;
Fail ya da failler tarafından menfaatin elde edildiği yerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yargı çevresinde kaldığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet bulunmadığından, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce sonucu itibariyle yerinde görülmekle, Bakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/04/2018 tarihli ve 2018/485 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 26/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.