Dolandırıcılık suçundan meçhul şüpheli hakkında yapılan soruşturma sırasında, suç yeri itibarıyla evrakın Merzifon Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine dair Ladik Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 16/09/2015 tarihli ve 2015/432 soruşturma, 2015/41 karar sayılı yetkisizlik kararını müteakip, bu kez dosyanın İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine ilişkin Merzifon Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 11/11/2015 tarihli ve 2015/2622 soruşturma, 2015/140 karar sayılı yetkisizlik kararından sonra, bu defa İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı"nca verilen 18/01/2016 tarihli ve 2015/160855 soruşturma, 2016/682 karar sayılı yetkisizlik kararı üzerine, Merzifon Cumhuriyet Başsavcılığı"nın yetkisizlik kararının kaldırılmasına dair İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 10/02/2016 tarihli ve 2016/93 değişik iş sayılı kararı aleyhine, yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/12/2018 gün ve 94660652-105-05-14665-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak soruşturma dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 17/12/2018 tarih ve 2018/101382 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 161/7. maddesinde yer alan “Yetkisizlik kararı ile gelen bir soruşturmada Cumhuriyet savcısı, kendisinin de yetkisiz olduğu kanaatine varırsa yetkisizlik kararı verir ve yetkili savcılığın belirlenmesi için soruşturma dosyasını, yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesine gönderir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, Merzifon Cumhuriyet Başsavcılığı"nın yetkisizlik kararını müteakip dosyanın en yakın ağır ceza mahkemesi olan Vezirköprü Ağır Ceza Mahkemesi"ne gönderilmesi gerektiği anlaşılmakla, dosyanın kendisine gönderilen İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesince yetki uyuşmazlığı hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilip dosyanın yetkili ve görevli mercii olan Vezirköprü Ağır Ceza Mahkemesi"ne gönderilmesi gerekirken, yazılı şekilde yetki uyuşmazlığının esastan çözülerek karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 10/02/2016 tarihli ve 2016/93 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 26/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.