2. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7700 Karar No: 2019/12438 Karar Tarihi: 08.07.2019
Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığını bozma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/7700 Esas 2019/12438 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan mahkumiyet hükmü verildiği ve iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan da mahkumiyet hükmü verildiği belirtilmiştir. Ancak, hırsızlık suçunda suça doğrudan iştirak ettiği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında etkin pişmanlık koşullarının oluşmadığı, bu nedenle indirim yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, iş yeri dokunulmazlığını bozma suçunda da benzer bir durum söz konusu olmuş, suça sürüklenen çocuk hakkında eksik ceza tayini yapılırken seçenek yaptırımlarından birine çevrilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda TCK'nın 37, 39/1, 168/2, 31/3 ve 61/5 maddeleri de detaylı olarak yer almıştır.
2. Ceza Dairesi 2019/7700 E. , 2019/12438 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını bozma HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Gözcülük yapmak suretiyle hırsızlık suçuna doğrudan iştirak ettiği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 37. maddesi delaletiyle hüküm kurulması gerekirken, TCK"nın 39/1. maddesi gereğince indirim yapılarak eksik ceza tayini ile müşteki ..."ın kovuşturma aşamasında alınan ifadelerinde, zararının bir kısmının temyiz dışı suça sürüklenen çocuk ..."ın ailesi tarafından soruşturma aşamasında karşılandığını, diğer suça sürüklenen çocuklar tarafından zararının karşılanmadığını beyan etmesi karşısında; suça sürüklenen çocuk ... hakkında etkin pişmanlık koşullarının oluşmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde TCK"nın 168/2 maddesinin uygulanması aleyhe temyiz olmadığından; suç tarihi itibariyle hapis cezasıyla mahkumiyeti bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezasının, 5237 Sayılı TCK"nın 50. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında belirtilen seçenek yaptırımlardan birisine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmemiş ise de, koşulları bulunmadığı halde TCK"nn 39/1 ve 168/2. maddeleri gereğince indirim yapılmak suretiyle suça sürüklenen çocuğun gerçekte alması gereken ceza miktarından daha az bir ceza almasına yol açan mahkeme uygulamasının suça sürüklenen çocuğun lehine olması nedeniyle, bu yanılgılı uygulamalarda yapılan hatadan ötürü ikinci kez atıfet sağlayacak şekilde bozma yapılmasının adalet ve hakkaniyete uygun olmayacağı anlaşıldığından, kabule göre de; cezadan indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplerden olan etkin pişmanlık hükümlerine ilişkin TCK"nın 168. maddesinin, yardım etme ve yaş küçüklüğü nedeniyle cezadan indirim yapılmasına ilişkin aynı Kanun"un 39/1 ve 31/3. maddelerinden önce uygulanması suretiyle TCK’nın 61/5. maddesine aykırı davranılması, sonuç ceza miktarını değiştirmediğinden, bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 2-Suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; a-Gözcülük yapmak suretiyle iş yeri dokunulmazlığını bozma suçuna doğrudan iştirak ettiği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 37. maddesi delaletiyle hüküm kurulması gerekirken, TCK"nın 39/1. maddesi gereğince indirim yapılarak eksik ceza tayini, b-Suç tarihi itibariyle hapis cezasıyla mahkumiyeti bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezasının, 5237 Sayılı TCK"nın 50. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında belirtilen seçenek yaptırımlardan birisine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 08/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.