Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/10437 Esas 2018/5760 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10437
Karar No: 2018/5760
Karar Tarihi: 25.06.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/10437 Esas 2018/5760 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkum edilmesine karar vermiştir. Ancak, belgede sahtecilik suçunun aldatma niteliği ve çek aslının incelenmesi gibi konularda eksiklikler olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve sanığın deneme süresindeki davranışlarına ilişkin değerlendirmeler yapılmamıştır. Suç tarihinin yanlış yazılması ve dosyada delil olarak saklanması gereken bir pasaportun yanlışlıkla kaydedilmesi de hata olarak belirtilmiştir. Garanti Bankası gibi müşteki bankaların, sahtecilik suçundan doğrudan zarar görmedikleri için davaya katılma hakları bulunmadığı belirtilmiştir. Kararda aynı zamanda, hapis cezasının infazı tamamlanana kadar hak yoksunluğu uygulamasının kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından hiçbir şekilde yapılmayacağı ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda yer alan kanun maddeleri 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 51/7, 51/8, 53/1c maddeleri ve 1412 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 321. maddesidir.
11. Ceza Dairesi         2016/10437 E.  ,  2018/5760 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayini mahkemeye ait olduğundan, suça konu çek aslı incelenmek sureti ile özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, unsurlarının tam olup olmadığı, aldatma niteliğinin ne şekilde oluştuğunun karar yerinde tartışılması ve belge aslının denetime olanak verecek şekilde dosya içerisine konulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu‘nun 03.06.2008 tarih ve 2008/7-133-162 sayılı kararında açıklandığı üzere, koşullu bir düşme nedeni oluşturan "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" müessesesinin objektif koşulların varlığı halinde, CMK"nın 231/7. maddesi uyarınca diğer kişiselleştirme hükümlerinden önce ve re"sen mahkemece değerlendirilmesi gerektiği cihetle; kayden engel sabıkası bulunmayan ve tekrar suç işlemeyeceği kanaati ile hakkında erteleme hükümleri uygulanan sanık yönünden, çekin ... isimli şahsa verilmesi nedeniyle suçtan zarar görenin bu şahıs olacağı ve zararının olup olmadığı varsa zararının giderilip giderilmediğinin sorulmasından sonra, sanık hakkında CMK.nın 231. maddesinin uygulanma şartlarının tartışılması gerektiği gözetilmeden, yasal olmayan gerekçeyle “katılan idarenin zararının giderilmediğinden“ bahisle CMK‘nın 231. maddesi hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    3-Hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 51/7. maddesi gereğince "hükümlünün deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere hakimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilmesi" ile TCK‘nın 51/8. maddesi uyarınca denetim süresinin yükümlülüklere uygun veya iyi halli geçirilmesi halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağı hususlarının karar yerinde gösterilmemesi,
    4- “30.06.2008“ olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “19.08.2006“ şeklinde yanlış yazılması,
    5-Adli Emanetin 2010/1742 sırasında kayıtlı bulunan suça konu çekin dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi gerekirken, dosyayla ilgisi tespit edilemeyen Adli Emanetin 2008/2591 sırasında kayıtlı Niyazi Atmaca‘ya ait pasaportun dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi,
    6-Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından hiçbir şekilde uygulanamayacağı, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    7-Sahtecilik suçlarında mağdur, suçun maddi unsurunun hedef aldığı kişi olup, suça konu tamamen sahte olarak oluşturulan sahte çekin müşteki bankaya ibraz edilmesi nedeniyle yüklenen "resmi belgede sahtecilik" suçundan doğrudan zarar görmeyen Garanti Bankası A.Ş.’nin davaya katılma hakkı bulunmadığı cihetle, usulsüz olarak verilen katılma kararı uyarınca şikayetçi banka lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 25.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.