4. Hukuk Dairesi 2015/15711 E. , 2017/6230 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 19/01/2006 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair verilen 12/05/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dosyanın incelenmesinde; mahkemece verilen karar, davacı ve bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davalılardan ..., kendisi yönünden temyiz sebeplerini ileri sürmüştür. Ancak bu dilekçe ... Adliyesi ön bürolarda havale edildikten sonra temyiz harcı alınmamıştır.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun değişik 434. maddesinin üçüncü fıkrası hükmüne göre temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Bunların eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren hâkim veya mahkeme başkanı tarafından verilecek yedi günlük kesin süre içinde tamamlanması aksi halde temyizden vazgeçilmiş sayılacağı hususu temyiz edene yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde mahkemece kararının temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilir. 25/01/1985 günlü, Esas: 1984/5 ve Karar: 1985/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, harca tabi olmasına rağmen mahkeme kalemince harç hesap edilip ilgilisinden istenilmeden ve dolayısıyla harç alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da sözü edilen fıkrada öngörülen eksik harç ödenmesi halinde yapılacak işlemle ilgili kuralın kıyasen uygulanması ve bu durumda dilekçenin temyiz defterine kaydedildiği tarihte temyizin yapılmış sayılması gerekir.
2-Davacı ile davalılardan ...’ ait ıslak imzalı temyiz dilekçesi asıllarının dosyada olmadığı anlaşıldığından dilekçe asıllarının eklenmesi gerekmektedir.
3-Davalılar ..., ..., ..., ...ve ...’a gerekçeli kararlar Tebligat Kanunu 35/1. maddesi uyarınca tebliğ edilmiştir. Ancak Tebligat Kanunu"nun 10. maddesine, 19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun ile eklenen 2. fıkraya göre; bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.
Yine Tebligat Kanunu"nun aynı yasa ile değişik 35/2. maddesine göre; adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği "ve" adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde bu maddeye göre tebligat yapılır.
Şu durumda; adı geçen davalıların adres kayıt sisteminde yer alan adresi araştırılarak, yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler uyarınca mahkeme gerekçeli karar ile davalıların tümüne davacı tarafın temyiz başvuru dilekçesinin tebliğinin sağlanması gerekmektedir.
4- Davalıların tümüne davacı tarafından sunulan temyiz dilekçesinin tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır.
HUMK’un 433. maddesine göre; temyiz dilekçesi, hükmü veren mahkeme aracılığı ile karşı tarafa tebliğ olunur. Tebliğ tarihi temyiz dilekçesinin dosyada kalan aslına işaret edilir. Karşı taraf, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde cevap dilekçesini, hükmü veren mahkemeye veya bu mahkemeye gönderilmek üzere başka bir mahkemeye verebilir. Cevap veren, hükmü süresinde temyiz etmemiş olsa bile, cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteğinde de bulunabilir.
Kararı temyiz etmeyen bir kısım davalıların katılma yolu ile kararı temyiz etme hakkı bulunduğu için, davacı tarafından sunulan temyiz dilekçesinin davalıların tümüne tebliği için dosyanın mahal mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1), (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde gösterilen nedenlerle ve bildirilen şekilde işlem yapılarak gerekli temyiz süresi de beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 23/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.