14. Hukuk Dairesi 2016/3649 E. , 2018/6442 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.07.2009 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi kayyım ... Deftardarlığı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, ortaklığın giderilmesi ist... ilişkindir.
Davacı vekili, 285 ada 33 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın giderilmesini istemiştir.
Davalılardan ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 285 ada 33 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, bir kısım davalılar kayyımı ... vekili temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olaya gelince;
1-Dava konusu taşınmazda tapu kayıt maliklerinden ..., ...., .... ..., ... ...., ... ... ..., ...., ... ... ve “.... oğlu ....” e .... Tapu Sicil Müdürlüğünün 28.01.1992 tarih ve ... yevmiye numaralı işlemi ile ... Defterdarı kayyım olarak atanmıştır. Ancak tapu kayıtlarının tetkikinde, kayıt maliklerinden ...., ...,...., ... ve “... karısı ....” e yukarıda bahsedilen kararla kayyım atanmamış olmasına rağmen tapuda adlarının altında ... yevmiye numarası ile kayyım atandığına dair sehven düşülen şerhin bulunduğu ve Mahkemece de .... ..., ..., ... ...,... ... ve “... karısı ..."e" usulüne uygun kayyım atanmamış olmasına rağmen bu kişilerin kayyım ile temsil edildiği kabul edilerek karar verildiği,
2-Ayrıca dosyada tapu kayıt maliki ..."nın .... Nüfus Müdürlüğünden alınan 05.05.2011 tarihli nüfus kayıt örneğine göre mirasçılarının bulunduğu anlaşılmış, ancak bu kişi davada -mirasçısı olmasına rağmen- mirasçıları tespit edilip davaya dahil edilmeden kayyım ile temsil edildiği görülmüştür.
Bu durumda Mahkemece;
Kimlik bilgileri tespit edilmeyen ...., ..., ... ...,... ... ve “... karısı ...” yönünden kök tapu kaydındaki edinme sebebini gösteren resmi senet, mirasçılık belgesi, mahkeme kararı ve sair kayıtlardan kimlik ve adres bilgilerine ulaşılabileceğinden, Tapu Müdürlüğünden sorularak maliklerin kimlik ve adreslerinin tespiti, kök tapu kaydının edinme sebebine ilişkin kayıtlar ve tapulama tespit tutanağı getirtilerek ve yine kimlik bilgilerinin bulunabileceği resmi ve özel kurumlardan kimlik ve adres bilgilerinin tespitine ilişkin araştırma yapılarak, buradan da netice alınmaması halinde kolluk vasıtasıyla araştırma yapılarak, tüm araştırmalara rağmen, kimliği tespit edilemeyen adı geçen davalılar yönünden 3561 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca kayyım tayini gerekip gerekmediği değerlendirilerek; gerekirse kayyım tayini edilmesi,
Davalı Mehmet ...mirasçılarının tespit edilip davaya dahil edilmesi için davacıya yetki ve süre verilmesi, usulüne uygun taraf teşkili sağlandıktan sonra davaya devamla hüküm kurulması gerekir.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece taraf teşkili sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görül..., hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 08.10.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.