4. Hukuk Dairesi 2015/14104 E. , 2017/6221 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 13/03/2013 gününde verilen dilekçe ile yaralamaya teşebbüs, hakaret ve tehdit eylemleri nedeniyle haksız eylem ve kişilik haklararına saldırı nedenine dayalı maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat davasının reddi ile manevi tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen 24/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacının diğer temyiz itirazına gelince;
Dava, haksız fiil ve kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, işletmekte olduğu Go Kart işyerini davalının kardeşi ile ortak olması nedeniyle davalıya karşı rakip olduğunu düşünerek husumet beslediğini, bu husumet nedeniyle ... davacıya gönderilen hakaret ve tehdit içerikli yazıları kaldırmasını istediğini, ancak davalının ... hakaret ve tehdit ettiğini, davalının işyerine gelerek hakaret ve tehditlerine devam ettiğini, davalının eylemlerini göz yaşartıcı sprey sıkmak suretiyle durdurduğunu, kendisini yaralamaya teşebbüs, hakaret ve tehdit ettiğini belirterek maddi ve manevi tazminat istemiştir.
Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Türk Borçlar Kanunu"nun 56. maddesi (818 sayılı BK. 47) hükmüne göre bedensel bütünlüğü zarara uğrayan kimse, TBK 58 maddesi (818 sayılı BK. 49) hükmüne göre de kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim, manevi tazminatın miktarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda hakimin, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda
manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Somut olayda; olayın gelişim şekli, olay tarihi, davalı tarafın davacıya yazdığı anlaşılan yazılardaki ifadelerin ağırlığı ve yukarıda açıklanan ilkeler gözetildiğinde, takdir olunan manevi tazminat miktarı azdır. Davacı yararına daha üst düzeyde manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.