9. Hukuk Dairesi 2015/18395 E. , 2017/22020 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının ... da bulunan ... Alışveriş merkezinde bulunan ... 4/12/2010 tarihinde şarküteri personeli olarak çalışmaya başladığını, daha sonra davalı şirket tarafından 20/8/2012 tarihinde davacının evine yakın bir yere tayinini istemesine rağmen ... tayin edildiğini, davacının haklı nedenle iş akdini feshettiğini, resmi tatillerin tamamında dini bayramların ise ilk günleri dışında sürekli çalıştığını, işe girdiği tarihten itibaren şube mağaza müdürü ... tarafından sürekli olarak sözlü ağır baskı ve tahriklere maruz kaldığını, istifaya zorlandığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil alacağı, yıllık izin alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının ücretinin bordrolarda gösterilen miktar olduğunu, iş akdini davacının feshettiğini, bütün alacaklarının zamanında ödendiğini, ihbar tazminatı talep edemeyeceğini, tüm izinlerini kullandığını, kullanmadığı izinlerinin ücretlerini son bordrosu ile banka hesabına ödendiğini, yapılan fazla mesailerin bordrolarda tahakkuk ettirilerek banka hesabına ödendiğini bordrolarda imza bulunmamasının nedeninin davalının çalışan sayısının çok fazla olması nedeniyle herkese imzalatılmasının mümkün olmadığını alacaklarının 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğunu savunarak davanın reddini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda davacı tanığı ..., mağaza müdürü ...’ın davacıya hakaret ettiğini, kasap reyonunda çalışan ..."nın davacıya "kırmızı gül" diye hitap ettiğini, davacının bu durumu müdürlerine şikayet ettiğini, ancak işlem yapılmadığını, davacıya işyerinde baskı uygulandığını, davalı tanığı ..., davacının en son istifa dilekçesini sunmuş olduğu mağazanın müdürü olduğunu, davacının bu mağazada yaklaşık olarak 10 gün süre ile çalıştığını ve bu süre içerisinde raporlu olduğu dönem ve devamsızlık yaptığı sürelerin de dahil olduğunu, devamsızlığı ve çalıştığı süre içerinde zaman zaman çalışmak istemediğine ilişkin beyanları dışında herhangi bir problemi olmadığını, kendisinin işyerinden istifa etmek istediğine ilişkin beyanı olduğunu, davalı tanığı ..., davacının bir dönem kendi mağazasında çalıştığını, işleyişi ile ilgili bir takım uyarılarda bulunduğunun doğru olduğunu, ... ve davacı ile aralarındaki ihtilaf ile ilgili olarak ..." e ihtar cezası verildiğini ve davacıya da başka bir olaya sebebiyet verilmemesi için şube değişikliği yoluna gidildiğini beyan ettiği, dinlenen tanık beyanlarına nazaran davacı cennet mağazasında iken çalışan ... ile ilgili bir takım sıkıntıların yaşanmış olduğunu ancak davalı tarafından ilgili kişiye ceza verildiğini, davacının mağduriyetine sebebiyet vermeyecek şekilde başka bir mağazaya atamasının yapıldığını ve burada da 10 gün kadar çalıştıktan sonra önceki mağazadaki olayları gerekçe göstererek iş akdine son verdiğini bu niteliği itibari ile haklı nedenle fesih iddiasına ispatlayamadığı kanaatine varılarak kıdem ve ihbar tazminat talebinin reddi ile fazla mesai ve resmi bayram tatil alacak kalemlerine ilişkin olarak tanık beyanları ve dosyaya ibraz olunan bordrolar ve banka kayıtlarına nazaran herhangi bir alacağının olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- 4857 sayılı İş Kanununun 24/II maddesi uyarınca işveren, işçinin çalışma şartlarını sözleşme ve Kanuna uygun olarak sağlamaz ve uygulanmazsa işçi iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir ve kıdem tazminatına hak kazanır. Dosya içeriğine göre davacı kadın işçinin, davalının ..."de bulunan mağazasında 13.12.2010 tarihinde çalışmaya başladığı, 20.08.2012 tarihde davalının ... bulunan mağazası ... tayin edildiği, bu mağazada çalışırken başka bir işçinin sözlü rahatsız edici davranışlarına muhatap olduğu, bu olayın işyerine yansıdığı, davacının psikolojisinin bozulduğu, tanık anlatımlarına göre rahatsız eden erkek işçinin uyarıldığı, ancak davacının bu şubeden de alınarak ..."de ... Alışveriş merkezinde bulunan ... nakledildiği, nakledildiği şubede 10 gün çalıştıktan sonra iş sözleşmesini feshettiği anlaşılmaktadır.
Türk Borçlar Kanununun 417. maddesi uyarınca işveren işyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak ve ayrıca işçinin kişiliğini korumak zorundadır.
Davacı kadın işçi, sözlü olarak diğer bir işçi tarafından rahatsız edildiğine göre davacının başka bir şubeye gönderilmesi korunması anlamına gelmemektedir. Zira bu işyeri değişikliği iş şartlarında esaslı değişiklik niteliğindedir. Davacının iş sözleşmesini feshetmesi 4857 sayılı İş Kanunu"nun 24/II.f maddesi uyarınca haklı nedene dayanmaktadır. Davacının kıdem tazminatı talebi kabul edilmesi gerekirken reddi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine 21.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.