20. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/2543 Karar No: 2018/6852
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/2543 Esas 2018/6852 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2018/2543 E. , 2018/6852 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkii, 1019 parsel sayılı taşınmaz 7040 m² yüzölçümü ile tarla vasfıyla davalı adına tapuda kayıtlıdır. Davacı ... Yönetimi vekili 22.01.2015 tarihli dilekçesinde dava konusu taşınmazın 2002 m²"lik kısmının ... sınırları içerisinde bulunduğunu belirterek dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, tapunun iptalini, müdahalenin önlenmesini, ... vasfıyla Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, fen bilirkişinin 02/02/2016 tarihli kroki ve raporunda gösterildiği üzere (A) harfi ile gösterilen 1976,14 m²"lik kısmının ... olması nedeniyle davalının tapusundan bu kısmın iptaline, bu kısmın ... vasfıyla Hazine adına tesciline, geri kalan tapulu kısmın davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşmiş ... tahdidine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2005 yılında 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen ... kadastrosu ile daha önce yapılan arazi kadastrosunda ise kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve tescil edilmiş, satışla davalıya geçmiştir. 1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi tarafından kesinleşmiş ... tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen kısmının ... tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir. 2) Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince: Davacı ... Yönetiminin müdahalenin men"i talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi hatalı olup ... Yönetiminin bu talebi hakkında da karar verilmeli; Ayrıca 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır” 2018/2543 - 2018/6852 şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince ... Yönetiminin açtığı dava nedeniyle davalı aleyhine harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru değildir. SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde gösterilen nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile tapu kaydının iptali yönünde kurulan usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2) İkinci bentde gösterilen nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu yönden BOZULMASINA 30/10/2018 günü oy birliği ile karar verildi.