7. Hukuk Dairesi 2014/18867 E. , 2014/22510 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İskenderun 2. İş Mahkemesi
Tarihi : 23/05/2014
Numarası : 2013/265-2014/204
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; hüküm duruşmalı olarak davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK"nun 435. Maddesi gereğince duruşma isteğinin süreden reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, davacının davalı şirkete 01/12/1997-26/01/2013 tarihleri arasında belirsiz süreli hizmet akdi ile çalıştığını, iş akdinin hiçbir gerekçe gösterilmeden işveren tarafından feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ücreti, asgari geçim indirimi ücret farkları alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davacının davalılardan M. P.."ın yanında çalışmakta iken işyerini terk etmek sureti ile istifa ederek işten ayrıldığını, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının çalışma süresinin iddia ettiğinden çok daha az olduğunu, davacının zaman zaman çalıştığını, davacının ilk olarak 1997 yılında S. P.."a ait işyerinde çalışmaya başladığını, 30/01/2002 tarihinde kendi isteği ile işten çıktığını, sonra tekrar 11/01/2003 tarihinde S. P.."a ait işyerinde çalışmaya başladığını, iş oldukça zaman zaman çalıştığını, 20/08/2004 tarihinde kendi isteği ile istifa ederek işten ayrıldığını, başka işveren yanında çalışmaya başladığını, daha sonra 03/08/2005 tarihinde S. P.. yanında çalışmaya başladığını, 03/08/2005-31/12/2006 tarihleri arasındaki sürede olan çalışmaları karşılığının ibraname ile ödendiğini, 31/12/2006 tarihinde S. P.."ın işyerini kapattığını, bu tarihten sonra M. P.."ın işlettiğini, 19/01/2013 tarihinde davacı ve üç arkadaşının ortada hiç bir sebep yokken çalışmak istemediklerini söyleyerek işyerinden ayrıldıklarını, davacının fazla çalışma yapmadığını, ulusal bayramlarda çalışmadığını, yıllık izin alacağı bulunmadığını, asgari geçim indirimi farklarının ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında davacının çalışma süresinin hesaplanması konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı işçinin çalışma süresi 2007 sonrası puantajlar ve bordrolarla desteklendiği gerekçesiyle Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında gösterilen prim ödeme gün sayısına göre; 2007 yılı öncesi için ise davalı işyerinde gösterilen süreler açısından giriş ve çıkış tarihleri arasında aylık 30 gün üzerinden hesaplanmıştır. Oysa davacının yaptığı iş ve çalışma şartları değişmediği gibi davacı Sosyal Güvenlik Kurumu"na bildirim olmayan günlerde çalıştığını ispatlayamamıştır. 2007 yılı öncesi için de SGK kayıtlarında çalışılan sürelerin tazminat ve alacak hesabında dikkate alınması gerekirken hatalı bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 11/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.