Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12952
Karar No: 2018/6843

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/12952 Esas 2018/6843 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/12952 E.  ,  2018/6843 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve ... Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    ... ili, ... ilçesi, ..., 226 parsel sayılı 9.440 m2 yüzölçümlü, tarla vasıflı taşınmaz davacı adına tapuda kayıtlı olup üzerinde “taşınmazın bir kısmının 2/B uyarınca Hazine adına ... sınırları dışına çıkarıldığında, bir kısmının ... sınırları içerisinde bulunduğuna” dair şerh bulunmaktadır.
    Davacı vekili 05/08/2011 tarihli dava dilekçesi ile müvekkilinin 1966 yılında yapılan tapulama ile tapu kütüğüne kaydedilen taşınmazın 02.02.1999 tarihinden beri maliki olduğunu, taşınmaz üzerinde ... sınırları dışına çıkarıldığına ve bir kısmının ... sınırları içerisinde bulunduğuna dair şerh olduğunu, ... Yönetimince tapu iptali ve tescil talebine ilişkin bir dava açılmadığını, bu durumun müvekkilinin taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisini engellediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 12.000.-TL maddi tazminat ile 10.000’er TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 25.01.2012 havale tarihli dilekçesi ile de manevi tazminata ilişkin taleplerinin sehven yazıldığını böyle bir talepleri olmadığını beyan etmiş, 18.07.2012 havale tarihli dilekçeleri ile de 6292 sayılı Kanun gereği taşınmazın 2/B ile ... sınırları dışına çıkarılan kısmına ilişkin davasından feragat etmiştir.
    Mahkemece davacının 2/B parseli kapsamında kalan 8.505,29 m²"lik kısmına ilişkin talebinin feragat nedeniyle, 2/B parseli dışında kalan 934,71 m²"lik kısmına ilişkin 9.347,10.-TL"lik tazminat talebinin reddine karar verilmiş, kurulan hüküm davacı vekilince temyiz edilerek Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 24.03.2014 gün ve 2013/30494 E. - 2014/7991 K. sayılı ilamı ile bozulmuştur.
    Bozma kararında “Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu taşınmazın bulunduğu ... ili, ... ilçesi, ... köyünde ilk olarak 1949 yılında yapılan ... tahdit çalışmalarında dava konusu taşınmazın bulunduğu sahanın ... Devlet Ormanı olarak tahdit edilip, tahdidin itirazsız olarak kesinleşmesinden sonra, 1966 yılında yapılan genel arazi kadastrosunda, kesinleşen ... tahdit çalışmaları dikkate alınmaksızın 226 parsel sayılı taşınmazın ilk maliki ... adına tespit ve tescil edildiği, davacının da sözkonusu taşınmazı tapu kaydında ... olduğuna dair herhangi bir şerh bulunmaksızın satın almasından sonra, çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede 6831 sayılı Kanun uyarınca yapılan ... kadastrosu ve 2/B uygulamasında, taşınmazın bir kısmının Devlet ormanı bir kısmının da 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine lehine ... sınırları dışına çıkarılacak yerlerden olduğu belirlenerek,1998 yılında yapılan bu aplikasyonun itirazsız olarak kesinleşmesi üzerine tapu kaydına 2009 yılında ... ve 2/B sahası olduğuna dair şerh konulduğu, dava konusu taşınmazın eylemli ... alanı içerisinde kalan 934,71 metrekarelik kısmının tapuda davacı adına kayıtlı olmakla beraber hukuki değerini yitirdiği anlaşılmıştır.
    4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesinde “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet Sorumludur. Devlet Zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder “ hükmü yer almakta olup, tapu işlemleri kadastro tesbiti işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK"nın 1007. maddesi anlamında Devlet sorumludur. 2016/12952 - 2018/6843
    Dava konusu somut olayda, öncesinde Devlet Ormanı olarak tahdit edilen sahada kalan taşınmazın bulunduğu bölgede daha sonra yapılan genel arazi kadastrosunda bu sınırlar dikkate alınmayarak dava konusu taşınmazın eylemli ... sahasında kalan kısmı ile ilgili olarak hatalı sicil oluşturulduğu ve 1998 yılında yapılıp kesinleşen ikinci ... tahdit çalışmasında da taşınmazın bir kısmının Devlet ormanı olarak tahdit edilmesi suretiyle davacı adına olan tapu kaydının hukuki değerini yitirdiği, böylece yok hükmünde olduğu tartışmasızdır.
    Bu durumda, mahkemece tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan iş bu davada mahkemece dava konusu taşınmazın ... sınırları içerisinde kalan kısmının arsa mı, arazi mi vasfında olduğu belirlenip, refakate re"sen alınacak bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde keşif yapılarak taşınmazın dava tarihindeki değeri belirlenip, bedelinin davalı Hazineden tahsili ile taşınmazın, ... niteliği belirtilmek suretiyle Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davacının davasının bedel yönünden kısmen kabulü ile ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, ... mevkii 106 ada 2 parsel sayılı 9326.46 m² yüzölçümlü tarla vasıflı taşınmaz yönünden bilirkişi kurulunun 22/05/2015 tarihli raporu ve ekindeki krokide (A1) ile gösterilen 113.12 m² yüzölçümlü alan yönünden kamulaştırmasız el atma bedelinin 1.266,20.-TL olarak tespiti ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, (A1) ile gösterilen ve ormanlık alanda kaldığı anlaşılan 113.12 m² yüzölçümlü zeytinlik tarla vasıflı taşınmazın çalışma alanının son parsel numarası verilmek suretiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline; (A2) ile gösterilen 981.15 m² yüz ölçümlü alan yönünden kamulaştırmasız el atma bedelinin 9.811,50.-TL olarak tespiti ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bilirkişi raporunda (A2) ile gösterilen ve ormanlık alanda kaldığı anlaşılan 981.15 m² yüzölçümlü çalılık ve fundalık vasıflı taşınmazın çalışma alanının son parsel numarası verilmek suretiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, davacı adına tapuya kayıt ve tescilli taşınmazın (A1) ve (A2) ile gösterilen kısımlarının ifrazı sonrası 8.232.19 m² yüzölçümlü olarak düzeltilmesine, davacının bedele yönelik fazlaya dair isteminin reddine karar verilmiş, kurulan hüküm davalılar Hazine ve ... Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu kaydının iptali ile 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece usul ve kanuna aykırı olarak hüküm kurulmuştur.
    23.12.2015 tarihli tapu kaydına göre dava konusu taşınmazın yargılama devam ederken 17.09.2015 tarihinde dava dışı... ...’a satıldığı ve aynı tarihte taşınmaz üzerinde ... A.Ş. lehine ipotek tesis edildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK’nın 125. maddesinin ikinci fıkrasına göre davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam eder. Bu nedenle, mahkemece HMK’nın 125/2. fıkrası uyarınca işlem yapılması gerekirken, davacının taşınmazını yargılama sırasında sattığı dikkate alınmadan ve ipotek alacaklısı ... A.Ş. davaya dahil edilip, taraf teşkili sağlandıktan ve delilleri toplandıktan sonra işin esasına girilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Hazine ve ... Yönetimi vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde ... Yönetimine iadesine 25/10/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi