14. Hukuk Dairesi 2017/4859 E. , 2021/2009 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17/09/2008 gününde verilen dilekçe ile İcra ve İflas Kanununun 121. maddesine dayalı ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25/06/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, İcra ve İflas Kanunu 121’inci maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalılardan ..."ın davacıya olan borcundan dolayı Konya 4. İcra Müdürlüğünün 2005/6107 Esas sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını ve takip neticesinde murisi ...’ın taşınmazları üzerine haciz konulduğunu, muris adına kayıtlı dava konusu 27 parça taşınmazda bulunan ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, ... ili, ... ilçe, ... Köyü 80, 461, 466, 540, 545, 547, 553, 557, 5600, 562, 564, 566, 56, (568) 622, 632, 646, 777, 7878, 678, 688, 858, 694, 968, 890, 1016, 931, 967 parsel No"lu taşınmazların üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü davalılar ... ve ... temyiz etmiştir.
1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davalılar ... ve ...’ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve reddi gerekmiştir.
2)Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda, borçlu ortağın alacaklısı, icra mahkemesi hakiminden İİK"nun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir.
Somut olayda;
Dava konusu edilen taşınmazlar; ... ili, ... ilçe, ... Köyü 560 ve 787 parsel sayılı olduğu halde hükümde 5600 ve 7878 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ortaklığın giderilmesi kararı verilmesi doğru değildir.
Davacı vekili; hem 21.10.2010 tarihli dilekçesi, hem de aynı gün duruşmada alınan beyanında ... ili, ... ilçe, ... Köyü 545 ve 688 parsel sayılı taşınmazlar yönünden feragat ettiği halde, mahkemece davacı vekilinin feragat beyanı dikkate alınmadan adı geçen taşınazlar hakkında karar verilmesi ve ayrıca ... ili, ... ilçe, ... Köyü 858, 890, 931, 968, 694 ve 1016 parsel sayılı taşınmazlar, borçlu davalı ...’ın elbirliği halinde paydaşı olduğu parsellerden olmadığı ve dava dışı üçüncü kişiler adına kayıtlı olduğu halde, bu taşınmazların ortaklığın giderilmesi davasına konu edilmesi de doğru görülmemiştir.
Kabule göre de; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflardan tapu kaydı ve mirasçılık belgesindeki hisseleri nispetinde tahsiline dair karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ...’ın sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2.) bentte açıklanan nedenlerlenedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın yatırana iadesine, 22.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.