17. Hukuk Dairesi 2016/16885 E. , 2019/7336 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar ... ile ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, yaya olan davacıya çarpması neticesinde davacının her iki ayağından da yaralanarak sakat kaldığını, ayaklarında sürekli ağrı, şişlik olup günlük işlerini yapamadığını, bu durumun psikolojik olarak davacıyı etkilediğini belirterek tespit edilecek gerçek zarara ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 2.000,00 TL maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile maddi tazminatla sorumlu tutarak, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... ve ... vekili; meydana gelen kazada müvekkillerinin kusursuz olduğunu, olayda tam kusurlu olan ve kazaya sebebiyet veren tarafın hastanenin önünde duran otobüsün önünden yola fırlayan ..., ... ve ... olduğunu, davacının olaydan hemen sonra olay yerine yakın hastaneye götürüldüğünü, yapılan muayene sonucu düzenlenen raporlarda kaza sonrası hayati tehlike olmadığı, görünürde hiçbir yaralanmanın olmadığı, davacının dizlerindeki ağrının nedeninin yaşından kaynaklı ve önceye dayalı bir rahatsızlık olması ihtimalinin yüksek olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili; yetki itirazında bulunarak, müvekkili şirketin düzenlenen poliçe ile sigortalanan araç sürücüsünün kusuru oranında ve belirlenen limitle sınırlı olmak kaydı ile sadece maddi tazminat yönünden sorumlu tutulabileceklerini, kusur ve maluliyet oranlarının tespiti ile aktüer bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, ayrıca davacıların herhangi bir kurumdan ayrıca ödeme alıp almadıklarının da tespiti halinde maddi tazminat hesabında göz önünde bulundurulması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının tedavi ve maluliyet gerektirecek yaralanması olmadığı gerekçesi ile maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat yönünden, 3.000,00 TL’nin 17/11/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm davacı vekili ve davalılar ... ile ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin ve davalılar ... ile ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 58,10 TL fazla alınan peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 153,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ile ..."den alınmasına 11/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.