Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi; 
2-Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
İcra müdürlüğünce satışa esas alınan bilirkişi H.K. tarafından düzenlenen 3.9.2009 tarihli raporda taşınmazın İzmir-Denizli karayolu üzerinde yer alan akaryakıt istasyonu olduğu belirlendiği satışa ilişkin gazete ilanlarında ise taşınmazın A.K.K. mevkiinde bulunduğunun belirtildiği anlaşılmıştır. Satışı yapılan taşınmazın petrol istasyonu olması karşısında İzmir-Denizli karayolu üzerinde bulunması ile herhangi bir köyde bulunması, değerini ve dolayısı ile talep ve talibi esaslı şekilde etkileyecek bir unsurdur. Bu nedenle kıymet takdirine uygun olarak taşınmazın vasıflarının ve özellikle de bulunduğu yerin açık bir şekilde ilan edilmemiş olması ihaleye katılımı ve malın gerçek değerine satılmasını etkileyeceğinden bu durum başlı başına ihalenin feshi nedenidir. Nitekim ihaleye alacaklı dışında yalnız bir kişinin katılmış olması ve satış bedelinin muhammen bedelin altında olması da bu durumu doğrulamaktadır.
O halde mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle ihalenin feshi yerine şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.