13. Hukuk Dairesi 2016/15307 E. , 2017/12445 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı, davalı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı Asil ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, dava dışı ...vekili olarak ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/78 E sayılı dosyasını takip ettiğini, davanın konusunun ..."ın davalıdan olan vekalet ücreti alacağına ilişkin olduğunu, tarafların davayı anlaşma yoluyla sonlandırdıklarını, davalı tarafından kendisine teklif edilen 65.000,00 TL ücreti tarifenin altında olmasına rağmen davalının içinde bulunduğu maddi durum nedeniyle kabul ettiğini, ancak bu ücretin ödenmediğini, ..."ın alacağını tahsil ettikten sonra kendisini vekillikten azlettiğini, davalının Avukatlık Kanunu"nun 165. maddesine göre ücretten sorumlu olduğunu ileri sürerek; alacağın tahsili amacıyla başlattığı icra takibine vaki itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin ise reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dava, vekalet ücreti alacağına ilişkin başlatılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkindir. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı yasanın 73. maddesi, bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, davacı, dava dışı avukatın davalıdan olan vekalet ücreti alacağına ilişkin davayı takip ettiğini, tarafların sulh olmaları üzerine davanın feragatle sonuçlandığını ve kendisinin de dava dışı avukat tarafından vekillikten azledildiğini, bu nedenle dava dışı avukat ile davalının Avukatlık Kanunu"nun 165. maddesine göre vekalet ücretinden müteselsilen sorumlu olduğunu iddia ederek vekalet ücretinin tahsili için eldeki davayı açmıştır. O halde, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığı gibi, davaya konu alacak kanundan kaynaklanmakta olup, bu haliyle tüketici işleminden bahsedilemez. Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığına göre davaya bakma hususunda genel mahkemeler görevlidir. Hal böyle olunca, mahkemece, Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle işin esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde davacıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.