Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen hakaret ve kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Adli sicil kaydına göre mükerrir olan sanık hakkında, seçimlik ceza öngören suçlarda TCK’nın 58/3. maddesi uyarınca hapis cezasına hükmolunduktan sonra bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeyerek aynı Kanun"un 50/2. maddesine aykırı davranılmış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı, Anlaşıldığından, 1- Sanık ..."in kasten yaralama suçuna ilişkin olarak ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2- Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükümde ise; Sanığa verilen cezadan TCK"nın 43. maddesi uyarınca artırım yapılırken 1 yıl 3 ay yerine, hesap hatası sonucu 1 yıl 3 ay 1 gün olarak belirlenip, tespit edilen hapis cezası adli para cezasına çevrilirken 9100 TL yerine 9120 TL adli para cezası belirlenmek suretiyle fazla ceza tayini, Kanuna aykırı ve sanık ...’in temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye kısmen uygun olarak, hükmolunan sonuç cezanın “9100 TL adli para cezası” olarak belirlenmesi biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.