15. Hukuk Dairesi 2013/4483 E. , 2014/3044 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Balıkesir 3. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :05.03.2013
Numarası :2012/37-2013/61
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olup mahkemece maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne dair verilen karar taraflarca temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı davasında, davalının sözleşme ile üstlendiği apartman dış cephesinin compact kaplama işini hatalı yaptığını, bu nedenle zaman içinde boya dökülmeleri başladığını, mahkemede yaptırılan tespitte uygulama hatası nedeniyle dökülmelerin belirlendiğini açıklayarak uğradığı zarar karşılığı şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece 10.000,00 TL maddi, 1.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Dosya kapsamından taraflar arasında davacıya ait apartmanın dış cephe kaplamasının yapımı ile ilgili olarak 23.04.2010 tarihli yazılı sözleşme düzenlendiği, işin tamamlanıp teslim edildiği, sonradan dökülmelerin olması nedeniyle davacı tarafından Balıkesir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/71 D.İş sayılı dosyasında tespit yaptırıldığı, düzenlenen raporda yapılan kaplamada uygulama hataları nedeniyle kabarmaların tespit edildiği, bu ayıpların giderilmesi için 10.000,00 TL gerektiğinin açıklandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece delil tespit dosyasına davalı tarafından itiraz edilmediği bu nedenle kesinleştiği gerekçesi ile maddi tazminat talebi kabul edilmiş ise de rapora itiraz edilmemiş olması tespit raporunu kesinleştirmez. Kaldı ki yargılama sırasında taraf vekillerince zarar miktarının hesaplanması için bilirkişi incelemesi yapılması isteminde de bulunulmuştur. Bu durumda mahkemece konusunda uzman bir bilirkişi ile yapılacak keşif ve düzenlenecek rapora göre maddi tazminat talebinin değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile maddi tazminat talebinin tespit raporuna göre kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Sözleşme tarihinde yürürlükte olan Borçlar Kanunu"nun 49. maddesi gereğince kişilik haklarında zarara uğratılan kimse, kusur varsa zararın tazminini ve bu kapsamda manevi zarar sebebiyle de manevi tazminatın ödetilmesini isteyebilir. Ancak bu hüküm mal varlığına dair zarar halini kapsamamaktadır. Mal varlığına yönelen bir eylem az
veya çok, kişiyi manevi bir üzüntüye düşürebilir. Fakat böyle bir üzüntü BK"nın 49. ve MK"nın 24. maddelerinde korunan kişisel hakların ihlalinden doğan bir eylem niteliğinde değildir. Somut olayda da işin ayıplı imal edilmesi sebebiyle zararın doğduğu iddia edilmiş buna göre manevi giderim istenmiş ise de davacının bu yöndeki talebi mal varlığına yönelen bir eylem niteliğinde olup açıklanan olgulara göre değerlendirilerek manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi de doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
3-Davacı dava dilekçesinde hüküm altına alınacak olan alacağına faiz uygulanmasını istememiş, daha sonra verdiği ıslah dilekçesinde alacağına 05.06.2012 tespit rapor tarihinden itibaren faiz uygulanmasını istemiştir.Tespit raporunun alınması, sözleşme tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 101. maddesine göre davalıyı temerüde düşürür nitelikte değil ise de hüküm altına alınan alacağa dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekirken faiz uygulanmamış olması doğru olamamış bu nedenle kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bent uyarınca kararın temyiz eden davalı yararına, 3. bent uyarınca temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.