Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2850
Karar No: 2018/5581
Karar Tarihi: 19.06.2018

Vergi Usul Kanununa aykırı davranmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/2850 Esas 2018/5581 Karar Sayılı İlamı

Özet:


11. Ceza Dairesi tarafından 2016/2850 E. ve 2018/5581 K. sayı ile verilen karara göre, vergi usul kanununa aykırı davranmak suçundan açılan kamu davasında, sanık ... beraat ederken, diğer sanık ... hakkında mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak bu kararın temyiz incelemesinde, Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı'nın mütalası verildiği tarihte yetkili olduğu ancak tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmediği tespit edilmiştir.
Ayrıca, sahte fatura düzenleme suçundan açılan kamu davasında da sanıkların suçlamayı kabul etmemeleri karşısında, delil eksikliği nedeniyle hüküm kurulamamıştır. Bu suçun unsurları ve maddi gerçeğin tespiti için ise, faturaların ve yazı/ imzaların incelenmesi, sanıklardan rapor alınması ve tanık dinlenmesi gerekmektedir.
Kararda belirtilen kanun maddeleri:
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 367. maddesi
- 23.07.2010 tarihli 6009 sayılı Kanun
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi (bazı hükümleri iptal edilmiştir)
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi
11. Ceza Dairesi         2016/2850 E.  ,  2018/5581 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa aykırı davranmak
    HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında beraat
    Sanık ... hakkında mahkumiyet

    213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 367. maddesinin birinci fıkrasında değişiklik yapan 23.07.2010 tarihli 6009 sayılı Kanun"un 01/01/2011 tarihinde yürürlüğe girmesi ve temyiz incelemesine konu bu davaya ait ..."nın mütalasının 20/10/2010 tarihinde verildiğinin anlaşılması karşısında; mütalanın verildiği tarihte Ankara Vergi Dairesi Başkanlığının yetkili olması nedeniyle tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    A-Sanık ..."ın defter ve belge ibraz etmeme suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın söz konusu şirketle bir ilgisinin olmadığını, kendi kimlik bilgilerinin kullanılmış olabileceğini, diğer sanıkları tanımadığını savunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması bakımından;
    1-Şirketin kuruluşu ile ilgili sanığın imzasının bulunduğu belgeler getirtilerek sanıktan bu belgelerdeki imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını söylediğinde imza ve yazı incelemesi yaptırılması,
    2-16/04/2009 tarihli işe başlama yoklama fişindeki ve vergi idaresi tarafından gönderilen 28/06/2010 tarihli tebligat parçasındaki yazı ve imzaların sanık ..."a gösterilerek kendisine ait olup olmadığının tespit edilmesi,
    Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    3- Kabule göre de; hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,
    B- Sanıkların 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında; sanıklardan ..."in, işe girmek için Cemil isimli kişiye vekaletname verdiğini, ancak bu vekaletname ile şirket kurulduğunu, kendisinin şirketle hiçbir ilgisinin bulunmadığını; sanık ..."ın, böyle bir şirketi bilmediği gibi diğer sanıkları da tanımadığını, kendi kimlik bilgilerinin kullanılmış olabileceğini; sanık ..."nin, şirket ortaklığını bir ay kadar sürdürdüğünü, sahte fatura işinin olmadığını beyan etmesi; böylece sanıkların suça konu faturaları kendilerinin düzenlemediğini savunarak suçlamayı kabul etmemeleri karşısında, suçların unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için;
    1- Sahte fatura düzenleme suçunda, suçun maddi konusunun fatura olması; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinin 1. fıkrasında, faturalarda bulunması zorunlu olan bilgilerin neler olduğunun belirtilmesi, aynı Kanunun 227. maddesinin 3. fıkrasında ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" hükmünün yer alması; suç konusu faturaların dosya içinde bulunmadığının ve getirtilip duruşmada incelenmediğinin anlaşılması karşısında; sanıkların 2009 takvim yılında düzenlendiği iddia olunan faturalardan, kanaat oluşturacak sayıdaki asıllarının veya onaylı örneklerinin getirtilerek incelenmesi ve 213 sayılı Kanunun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediğinin tespit edilmesi,
    2- Faturaların zorunlu bilgileri içerdiğinin tespit edilmesi durumunda;
    a) Sanıkların yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
    b) Faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
    aa)Anlaşmalı matbaadan fatura ve sevk irsaliyelerinin kim tarafından alındığının araştırılması,
    bb) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nın 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları tanıyıp tanımadıklarının sorulması,
    Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
    3- Kabule göre de; hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanık ..."ın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 19/06/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi