Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/13916 Esas 2014/2156 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/13916
Karar No: 2014/2156
Karar Tarihi: 27.02.2014

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/13916 Esas 2014/2156 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Nazilli 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, belediye başkanı ve encümen üyelerinin imar uygulaması sırasında yol fazlası olan bir parseli komşu parsel sahiplerine bilgi vermeden ve kıymet takdir komisyonu oluşturulmadan bir şirkete satmaları sonucu görevi kötüye kullanma suçu işledikleri kabul edilmiştir. Ancak zincirleme suç hükümlerinin uygulama koşullarının oluşmadığı gözetilmeksizin fazla ceza tayini yapılmış ve kanunda öngörülen koşullar göz önünde bulundurulmadan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmemiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı temyiz edilerek bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 43. ve 53/1-a maddeleri ile CMK'nın 237/2, 260/1, 231/5 ve 231/6-c maddeleri belirtilmiştir.
5. Ceza Dairesi         2012/13916 E.  ,  2014/2156 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 5 - 2012/137973
    MAHKEMESİ : Nazilli 2. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 28/03/2012
    NUMARASI : 2011/458 Esas, 2012/320 Karar
    SUÇ : Görevi kötüye kullanma

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Suçtan zarar gören ve davaya katılma hakları bulunduğu anlaşılan, kovuşturma evresinde sanıklardan şikayetçi oldukları ve cezalandırılmaları yönündeki beyanlarına rağmen bu talepleri hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeyen müştekiler Z. S.., F. E.., S. A.., F. A.. İ. K.. ve A.. K.. vekilinin aşamalardaki söz konusu beyanları ile yazılı taleplerini içeren dilekçeleri katılma talebi niteliğinde olduğundan CMK"nın 237/2 ve 260/1. maddeleri uyarınca müştekiler vekilinin katılma talebinin kabulüne karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak,
    Belediye başkanı ve encümen üyesi olan sanıkların, imar uygulaması sırasında yol fazlası olan ve 2644 sayılı Tapu Kanununun 21. maddesi gereğince belediye adına tescil edilen bir parselin, 3194 sayılı İmar Kanununun 17. maddesine aykırı olarak komşu parsel sahibi olan katılanlara bilgi verilmeden ve kıymet takdir komisyonu oluşturulup değeri tespit edilmeden .. Otomotiv Sanayi Ticaret Ltd. Şirketine satmaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinde zincirleme suç hükümlerinin uygulama koşullarının oluşmadığı gözetilmeksizin, TCK"nın 43. maddesi uyarınca uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
    5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işlediği kabul edilen sanıklar hakkında aynı maddenin 5. fıkrası gereğince, bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için, aynı maddenin 6. fıkrasında zararın ödenmesi koşulu öngörülmüş ise de, bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliği veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada maddi bir zararın bulunmasının zorunlu olduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, Dairemizce de benimsenen 03/02/2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı Kararında da açıklandığı üzere, CMK"nın 231/6-c maddesinde düzenlenen "giderilmesi gereken zarar" kavramının, somut, belirlenebilir maddi zarar olduğu, buna karşın somut olayda dava konusu edilen eylem itibariyle, katılanların giderilmesi gereken somut ve maddi bir zararının bulunmadığı gözetilerek, CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına engel sabıkası bulunan sanık G.. İ.. dışındaki sanıkların daha önce işledikleri kasıtlı bir suçlarının da bulunmadığı dikkate alınarak, kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyecekleri hususunda ulaşılacak kanaate göre, hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, 231/6. maddedeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin, "zararı karşılamadığı" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile İ.. T.., B.. E.., Ü.. A.. ve F.. B.. hakkında CMK"nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, katılanlar vekili ve sanıklar müdafıinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.