13. Ceza Dairesi 2019/7719 E. , 2019/18597 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesi neticesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 32/2. maddesinde yer alan ‘‘mahkûm olunan ceza, süresi aynı olmak koşuluyla, kısmen veya tamamen, akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri olarak da uygulanabilir.’’ hükmüne aykırı şekilde, ‘‘sanığın yerleştirildiği kurumun sağlık kurulunca düzenlenen raporda toplum açısından tehlikeliliğinin ortadan kalktığı veya önemli ölçüde azaldığı tespit edilinceye kadar tedavisinin devamına ve bu rapor verildiğinde yetkili mahkeme tarafından sanık hakkında aynı madde gereğince yeni bir karar verilmesine de karar verilmesi’’ şeklinde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümden ‘‘sanığın yerleştirildiği kurumun sağlık kurulunca düzenlenen raporda toplum açısından tehlikeliliğinin ortadan kalktığını veya önemli ölçüde azaldığı tespit edilinceye kadar tedavisinin devamına ve bu rapor verildiğinde yetkili mahkeme tarafından sanık hakkında aynı madde gereğince yeni bir karar verilmesine’’ ibaresinin çıkarılarak diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesi neticesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Müştekinin beyanına göre, sanığın işlediği hırsızlık suçuna konu tesbih ve paranın değerinin suç tarihi itibariyle yaklaşık 16 TL olarak tespiti karşısında, suçun konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle tayin edilen cezadan 5237 sayılı TCK"nın 145. maddesi gereğince ceza verilmekten vazgeçilemeyecek ise de belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle sanık lehine şartları oluşan 5237 sayılı TCK"nın 145. maddesinin uygulanmaması,
2)Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesi gereğince cezasında yapılan 1/4 oranında artırım neticesinde 2 yıl 6 ay yerine 2 yıl 4 ay hesap edilmek suretiyle yanlış ceza tayini,
3)Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 32/2. maddesinde yer alan ‘‘Mahkûm olunan ceza, süresi aynı olmak koşuluyla, kısmen veya tamamen, akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri olarak da uygulanabilir.’’ hükmüne aykırı şekilde, ‘‘sanığın yerleştirildiği kurumun sağlık kurulunca düzenlenen raporda toplum açısından tehlikeliliğinin ortadan kalktığı veya önemli ölçüde azaldığı tespit edilinceye kadar tedavisinin devamına ve bu rapor verildiğinde yetkili mahkeme tarafından sanık hakkında aynı madde gereğince yeni bir karar verilmesine de karar verilmesi’’ şeklinde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi yollamasıyla yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 18/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.