MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

I-)SamkIar ... ve ... hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan beraat kararlarına yönelik yapılan incelemede;
Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
II-)Sanık ... ve ... hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan beraat kararlarına yönelik yapılan incelemede ise;
1-)Sanıklardan ...’ın sanık ... adına onun bilgisi dahilinde yetkisi olmadığı halde çek keşide ederek kullanmak suretiyle üzerilerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlediklerinin iddia olunduğu somut olayda; sanık ... yapmış olduğu savunmasında ...’ın çocuğu hastanede olduğu için çeki sen imzala ver sorun olmaz dediğini kendisinin de bu şekilde çeki keşide edip kullandığını beyan etmesi, sanık ...’ın da savunmasında ...’ın kendisine ait çeki kullanmak istediğini berlirtmesi üzerine abisini arayıp...’e suça konu çeki vermesini söylediğini, bu çeki kendisine getirip imzalatacağını sandığını fakat imzalatmadığını beyan etmesi üzerine mahkemece sanıkların üzerine atılı suçu işlediğine dair cezalandırılmasına yetecek kesin somut delil bulunmadığından beraat kararı verilmiş ise de; sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde suça konu sahte çeki düzenleyerek katılana verip sonradan imzaya itiraz ederek borcu ödemekten kurtulmaya çalıştıkları bu şekilde sanıkların üzerlerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlediklerinin anlaşılmasına rağmen eksik inceleme ile yazılı şekilde beraat kararı verilmiş olması,
2-)Belgelerde sahtecilik suçlarında; aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğu cihetle suça konu çek getirtilip incelenmek suretiyle özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, denetime olanak verecek şekilde sahte belge aslının dosya içerisine konulması, kararın gerekçe bölümünde aldatma yeteneğine sahip olup olmadığının tartışılması ve neticesine göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa"mn 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.