Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/9673 Esas 2017/1856 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/9673
Karar No: 2017/1856
Karar Tarihi: 27.02.2017

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/9673 Esas 2017/1856 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, 6136 sayılı yasaya aykırılık suçundan suça sürüklenen çocuk hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kaldırılması sonucu hükmün açıklanmasına ve suça sürüklenen çocuğun hükümlüğüne ve müsaderesine karar verdi. Ancak suça sürüklenen çocuk, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kendisine tebliğ edilmediği gerekçesiyle itiraz etti. Mahkeme, kesinleşmeyen bir karara dayanarak suça sürüklenen çocuğu mahkum etti. Bu nedenle, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozuldu ve suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildi. Bıçak da müsadere edildi.
Kanun Maddeleri:
- 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçu
- 15/1. madde ve fıkrası
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi
- 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddesi
- 765 sayılı TCK'nun 102/4. maddesi
- 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nun 321. ve 322

8. Ceza Dairesi 2016/9673 E. , 2017/1856 K.
"İçtihat Metni"

6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında 04.10.2007 tarihli verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar kaldırılarak hükmün açıklanmasına ve 6136 sayılı Yasanın 15/1. madde ve fıkrası uyarınca hükümlülüğüne ve müsadereye dair; BESNİ Asliye Ceza Mahkemesinin 11.12.2014 gün ve 2014/76 esas, 2014/485 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay"ca incelenmesi suça sürüklenen çocuk tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelendi:

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Suça sürüklenen çocuğun yakalamayla savunmasının alındığı 19.07.2007"de mahkemece Av. ..."in zorunlu müdafii olarak görevlendirildiği, bu avukatın suça sürüklenen çocukla birlikte talimat mahkemesinde hazır bulunması nedeniyle suça sürüklenen çocuğun bu müdafiden haberdar olduğu; esas mahkemesince zorunlu müdafii olarak görevlendirilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı yüzünde verilen Av...."ın kendisini müdafii olarak temsil ettiğinden ise haberi olmadığı ve yokluğunda verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın da suça sürüklenen çocuğa tebliğ edilmediği anlaşılmakla; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar bu nedenle kesinleşmediği ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9. maddeleri karşısında; suça sürüklenen çocuğa yüklenen suçun yasa maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK.nun 102/4. maddesinde belirlenen 5 yıllık asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan suça sürüklenen çocuğun savunmasının alındığı 19.07.2007 tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,

Yasaya aykırı, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta
anılan yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle, 765 sayılı TCK.nun 102/4. maddesi gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE, adli emanette kayıtlı bıçağın 765 sayılı TCK.nun 36. maddesi uyarınca müsaderesine, 27.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.