22. Hukuk Dairesi 2016/26229 E. , 2019/24392 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalı işveren aleyhine işe iade talebiyle açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda ... 1.Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi"nin 2009/229 Esas 2012/106 Karar sayılı ilamı ile feshin geçersizliği ile işe iadesine ve süresi içerisinde muhataba başvurulması halinde 4 aylık ücret tutarının diğer sosyal hakların tamamıyla ödenerek başvuruya karşı işe başlatılmaması halinde 4 aylık ücret toplamı tazminatın ödenmesine karar verildiğini, kararın Yargıtay 22.Hukuk Dairesi"nin 2012/17403 Esas 2012/21884 Karar sayılı ilamı ile onanmakla kesinleştiğini, davacının yasal bir aylık süre içerisinde davalı işverene işe başlatılması için başvurduğunu ancak davacının işe başlatılmadığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek, ilgili işçi ve işveren kuruluşları ile Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı internet sitesinde bulunan “Kazanç bilgisi sorgulama” ekranından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Somut olayda; muhasebe, finansman ve personel müdürü olarak çalışan davacı geçersiz fesih tarihinde aylık net 2.500,00 TL ücretle çalıştığını ayrıca yol ve yemek yardımı aldığını iddia etmiştir. Davalı tarafça dosyaya sunulan ücret bordrosunda ise, 2009 yılı 1. ayda davacının ücreti 815 tl net, 1044,54 tl brüt olarak görülmektedir. Mahkemece sadece işçi sendikaları kapsamında emsal ücret araştırması yapılmış olup, bu araştırma ücretin belirlenmesi konusunda yetersiz kalmıştır. Bu sebeple yapılacak iş, işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek, davalı işyerinde ya da başka işyerlerinde emsal işçilere ödenen ücretler ilgili meslek odalarından araştırılması, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceğinin sorulması, Türkiye İstatistik Kurumu"nun resmi internet sitesindeki “kazanç bilgisi sorgulama" kısmındaki bilgilerle belirlenmesi ve toplanacak bütün deliller değerlendirilerek davacının gerçek ücretinin belirlenmesi gerekmektedir. Eksik inceleme ve araştırmayla karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Diğer yandan, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının kıdem tazminatına esas alınan giydirilmiş ücretin hesaplanmasında yol yardımı da eklenmiştir. Davacı tanıkları, davacının evinin işyerine yakın olduğundan servis hizmetinden yararlanmadığını beyan etmişlerdir. Buna göre giydirilmiş ücret hesaplanırken yol yardımının eklenmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.