Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/76 Esas 2019/1114 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/76
Karar No: 2019/1114
Karar Tarihi: 21.02.2019

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/76 Esas 2019/1114 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, dolandırıcılık suçundan mahkum edilmiştir. Olayda, sanığın hesabına katılanın para yatırdığı ve bu paranın sanık tarafından çekildiği belirtilmiştir. Uzlaştırma sonucu sağlanamadığı için sanığın suçunun sabit olduğu kabul edilmiştir. Mahkeme, sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyetinin suç tarihinden sonra kesinleştiği gözetilmeden TCK'nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine karar verilmesine hükmetmiştir. Ancak bu hususun düzeltilmesi mümkündür ve hüküm fıkrasından TCK'nın 58. maddesinin tamamen çıkartılması suretiyle hüküm onanmıştır.
Kanun Maddeleri: TCK 157/1, 52/2-4, 53, 58, CMK 225/1, 5320 sayılı Kanunun 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 322. maddeleri.
15. Ceza Dairesi         2019/76 E.  ,  2019/1114 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay tarihinde katılanın kullandığı cep telefonunu arayan kişilerin, katılanın hesaplarının örgüt tarafından kullanıldığını, bu şahısları yakalamak için söylenen hesaba para yatırması istedikleri, katılanın da bu istem üzerine 2.750 TL parayı sanığın hesabına yatırdığı ve bu paranın sanık tarafından çekildiği iddia edilen somut olayda, dosya kapsamında toplanan delillere göre taraflar arasında uzlaştırma yönünde verilen bozma sonucu uzlaştırma sağlanamadığı ve sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğuna ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, CMK’nın 225/1. maddesine göre, hükmün konusunun iddianamede anlatılan eylemlerle sınırlı bulunması ve davaya konu iddianame ile sanığın katılana her hangi bir kamu görevlisi olduğunu söylediğine dair bir anlatımın bulunmaması karşısında, tebliğnamede belirtilen, sanığın eyleminin TCK 158/1-L bendi kapsamında kalıp kalmadığının değerlendirilmesinin Ağır Ceza Mahkemesi’ne ait olduğuna dair görüşüne iştirak edilmemiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyetinin suç tarihinden sonra kesinleştiği gözetilmeden sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından TCK"nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.