3. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3060 Karar No: 2018/277 Karar Tarihi: 16.01.2018
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/3060 Esas 2018/277 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebi reddedildi. Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebi ise, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddedilmesine rağmen, mağdurun yaralama niteliğine ilişkin yetersiz rapor ile yazılı şekilde hüküm tesisi ve Anayasa Mahkemesi kararı sonrası hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek hükmün bozulması kararı verildi. Kanun maddeleri olarak ise, 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. madde, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu'nun 317 ve 321. maddeleri, 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ve 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi belirtilmiştir.
3. Ceza Dairesi 2017/3060 E. , 2018/277 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Hükmolunan adli para cezasının tür ve miktarı, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğundan sanık müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE, 2) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; a)Olay sebebiyle sağ göğüs bölgesinde 3 cm. boyutunda kesi bulunan ve ...Devlet Hastanesine sevk edilen mağdur hakkında, ... Devlet Hastanesince düzenlenen 27.11.2013 tarihli raporda; “olay günü itibariyle hayati tehlikesi mevcut olup, taburcu edildiği 30.09.2013 tarihinde hayati tehlikesi yoktur.” şeklinde belirtilmesi; ayrıca mağdurun mahkemede “herhangi bir cerrahi operasyon geçirmedim, sadece yarama dikiş attılar. ... Devlet Hastanesine akciğerde zedelenme şüphesi ile sevk edildim, benim bir şeyim olmadığı görülünce beni taburcu ettiler.” şeklindeki beyan karşısında, mağdura ait tüm tıbbi evrakların, geçici ve kati raporların temini ile mağdurda meydana gelen yaralanmanın niteliğine ilişkin, Adli Tıp Kurumundan yeniden rapor aldırılmadan yetersiz rapor ile yazılı şekilde hüküm tesisi, b) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.