5. Ceza Dairesi Esas No: 2020/5042 Karar No: 2021/608 Karar Tarihi: 15.02.2021
Rüşvet vermeye teşebbüs - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/5042 Esas 2021/608 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, trafik polislerine rüşvet teklif etmekten suçlu bulunmuş ancak mahkemenin kararı kanuna aykırı bulunarak bozulmuştur. Mahkeme kararında, rüşvetin sadece nitelikli olarak tanımlandığı ve kamu görevlisinin görevini yapması veya yapmaması için anlaşma çerçevesinde bir yarar sağlamasının rüşvet kapsamından çıkarıldığı belirtilmektedir. Ayrıca, suç niteliğinin tayini yapılırken trafik cezasının kesinleşip kesinleşmediği araştırılmadan ve olayın tek tanığı olan polis memurlarının dinlenilmeden hüküm kurulmasının kanuna aykırı olduğu vurgulanmıştır. Kanun maddeleri olarak ise Türk Ceza Kanunu'nun 252/3. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 125/3. maddesi ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 260/1., 237/2. ve 321 ve 326/son maddeleri gösterilmiştir.
5. Ceza Dairesi 2020/5042 E. , 2021/608 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Rüşvet vermeye teşebbüs HÜKÜM : Açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanması suretiyle atılı suçtan mahkumiyet EK TEBLİĞNAMEDEKİ DÜŞÜNCE : Onama
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi; CMK"nın 260/1. maddesine göre rüşvet vermeye teşebbüs suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasına CMK"nın 237/2. maddesi hükmü uyarınca KATILMASINA, katılan Hazine vekilinin 20/07/2020 havale tarihli dilekçesinin temyiz iradesi içermediği nazara alınarak incelemenin sanık müdafin temyiz itirazlarıyla sınırlı yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Suç tarihinde Milas Bölge Trafik Denetleme İstasyon Amirliğinde trafik polisi olan mağdurların sanığın şoförü olduğu kamyonu kontrol amacıyla durdurdukları, kamyonda takograf cihazına ait kağıt olmadığından bahisle idari para cezası tutanağı düzenledikleri, sanığın da tutanak düzenlememeleri için rüşvet teklif ettiği iddia ve kabul edilen dava konusu somut olayda; mahkemece sanığın yapılması gereken bir işi yapmamak için rüşvet vermeye teşebbüs ettiği kabul edilmiş ise de; 5237 sayılı TCK"nın, 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki rüşveti tanımlayan 252/3. maddesinde "rüşvet, bir kamu görevlisinin, görevinin gereklerine aykırı olarak bir işi yapması veya yapmaması için kişiyle vardığı anlaşma çerçevesinde bir yarar sağlamasıdır" denilerek sadece nitelikli rüşvete yer verildiği, kamu görevlisinin, yapması gereken işi yapması ya da yapmaması gereken işi yapmaması için yarar sağlamasının veya kişilerin bu şekildeki iş için kamu görevlisine çıkar temin etmelerinin rüşvet tanımından çıkarıldığı, görevin gereklerine aykırı olarak bir işin yapılması veya yapılmaması için rüşvet teklifinde bulunulması durumunda suçun icra hareketleri başlamış olacağından rüşvete teşebbüs, haklı bir hususun temini için rüşvet önerilmesi halinde ise koşullarının bulunması durumunda eylemin kamu görevlisinin şeref ve saygınlığına saldırı niteliğinde olması nedeniyle aynı Yasanın 125/3. maddesinde düzenlenen kamu görevlisine hakaret suçunu oluşturacağı nazara alındığında; suç niteliğinin tayini bakımından, olay günü sanık hakkında uygulanan trafik cezasının kesinleşip kesinleşmediği araştırılmadan, itiraz üzerine kesinleşmişse kesinleşmiş onaylı örneği dosya arasına alınmadan, ayrıca olayın tek tanığı olan polis memurları ... ve ... dinlenilmeden, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 15/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.