Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanık ..."ın park halinde olan aracına katılan ..."ın sevk ve idaresindeki araçla çarpması ile başlayan tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine olay yerine gelen ..."ın da olaya dahil olması ve sanık ..."ın da olayda basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralandığının tespit edilmesi karşısında, olayın çıkışı ve gelişimi üzerinde durularak TCK"nın 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 2-Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın değerlendirilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..."ın ve ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.