MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : 1-TCK"nın 204/1, 53/1-2-3, 58/6, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
2-TCK"nın 158/1-d, 43/1, 52/2, 53/1-2-3, 58/6 maddeleri gereğince mahkumiyet



Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın bir şekilde katılan ..."e ait nüfus cüzdanı, sürücü belgesi ve bir kısım kartları ele geçirdiği, suç tarihinde bu kimlik kartı ile Ziraat Bankası Heykel şubesine giderek oradaki görevlinin de dalgınlığından yararlanarak katılanın hesabından 500 TL çektiği, dekontu imzalayarak katılana ait kimlik kartının fotokopisini banka görevlisine verdiği, iki gün sonra katılanın kimlik kartındaki fotoğrafı çıkartarak kendi fotoğrafını yapıştırmak suretiyle kimlik kartında tahrifat yaparak Ziraat Bankası Gürsu şubesine gittiği ve aynı hesaptan para çekmek istediği, banka görevlisinin yapılan sahteciliğe kanarak sanığa, katılanın hesabından 1.500 TL ödediğinin iddia edildiği olayda; sanığın ikrarı, katılanlar beyanları ve dosya kapsamından sanığın atılı suçu işlediği sabit olmakla mahkemenin mahkumiyet yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş olup, mahkeme heyetince suça konu nüfus cüzdanı üzerinde yapılan incelemede; normal gözle bakıldığında iğfal kabiliyetinin bulunduğunun belirlendiği anlaşılmakla; nüfus cüzdanı üzerinde yapılan sahteciliğin ilk bakışta anlaşıldığı ve sahteciliğin iğfal kabiliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle bozma isteyen tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
Sanığın tekerrüre esas alınan ilamına konu hırsızlık suçunun hükümden sonra uzlaşma kapsamına alınması karşısında tekerrüre esas alınan ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın atılı suçu işlemediğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle; hükmün ONANMASINA, 20.02.2019 tarihinde dolandırıcılık suçu yönünden oybirliği, sahtecilik suçu yönünden oyçokluğuyla karar verildi.

(Karşı oy)

Ayrıntıları Ceza Genel Kurulu"nun 14.10.2003 gün ve 232-250 sayılı, 09/10/2012 tarih, E: 2011/8-335, K: 2012/1804 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere; sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması, muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin aldatma niteliğinin varlığını göstermeyeceği cihetle suça kanu nüfus cüzdanı aslı üzerinde bizzat yapılan incelemede fotoğraf üzerinde ve hüviyet belgesi üzerinde soğuk mühür izinin bulunmadığının gözlemlendiği, bu hususun ayrıca yerel mahkemece duruşma tutanağına kısmen yansıtıldığı, nüfus mevzuatına göre soğuk damga izinin bu belgeler için gerekli bir unsur olduğu, bu haliyle sahtecilik suçu bakımından yasal unsurları oluşmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği kanaat ve değerlendirmesiyle sayın çoğunluk görüşüne katılmamaktayım.