
Esas No: 2016/25990
Karar No: 2019/24346
Karar Tarihi: 24.12.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/25990 Esas 2019/24346 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili müvekkilinin davalı işyerinde 06.03.2013-15.09.2014 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Davalının savunma hakkının kısıtlanıp kısıtlanmadığı uyuşmazlık konusudur.
Savunma hakkı Anayasamızın hak arama hürriyeti başlıklı 36. maddesinde "Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir." düzenlemesi ile açıkça hüküm altına alınmıştır.
İddia ve savunma hakkı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun hukuki dinlenilme haklı başlıklı 27. maddesi ile usul hukukumuza yansıtılmıştır. Anılan maddenin birinci fıkrasında davanın taraflarının kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip oldukları belirtildikten sonra maddenin ikinci fıkrasında bu hakkın "açıklama ve ispat hakkı"nı da içerdiği vurgulanmıştır.
Davanın taraflarının usul hukuku hükümlerine aykırı olarak açıklama ve ispat hakkını kullanmalarının kısıtlanması, iddia ve savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurur.
Somut olayda; davalı vekili 18.05.2015 tarihli cevap dilekçesinde tanık deliline dayanmış, tanık isim ve adreslerini cevap dilekçesiyle bildirmiştir. Mahkemece 02.12.2015 tarihli celsede davacı tanıklarına davetiye çıkartılmasına, davacı tanıkları dinlendikten sonra davalı tanıklarının çağrılmasına dair ara karar verildiği görülmüştür. Ancak davalı tanıkları adına davetiye çıkartılmadığı ve duruşmada dinlenmediği anlaşılmış, ayrıca davalı vekiline de duruşma gününün tebliğ edilmediği görülmüştür. Mahkemece, davalı tanıkları dinlenip tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildikten sonra davacı talepleri hakkında bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.12.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.