MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
HÜKÜM : Hükümlülük

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Dairemizin 09.06.2016 tarih ve 2016/3078 esas, 2016/7658 karar sayılı tevdii kararı ile "kendisine atanan müdafiiden haberdar olmayan sanık ..."a, müdafiinin temyiz dilekçesi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29.02.2016 tarihli tebliğnamesi ve dairemizin tevdii yazısı usulüne uygun olarak tebliğ edilip, müdafiinin temyizine muvafakatı olup olmadığı açıkça sorularak, buna ait belge ve vermesi halinde bu hususa ilişkin dilekçesi de eklenip muvafakatının olmaması halinde, kendisinin temyiz dilekçesi uyarınca ek tebliğname de düzenlendikten sonra iadesi, muvafakatı olması halinde ise, sanık ... ve müdafii ile sanık ..."un temyizlerine hasren inceleme yapılmak üzere geri gönderilmesi kaydıyla dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmesine" karar verildiği, tevdii kararı üzerine sanık ..."ın 21.07.2016 tarihinde alınan beyanında müdafiinin temyizine muvafakatı olmadığını belirtmesine karşın sanığın kendi temyiz dilekçesine ilişkin ek tebliğname düzenlenmediğinin anlaşılması karşısında,bu hususta ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere dairemize gönderilmesi için dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.