Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/619
Karar No: 2019/1079
Karar Tarihi: 20.02.2019

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/619 Esas 2019/1079 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından nitelikli dolandırıcılık suçundan şüpheli olan kişi hakkında yapılan soruşturma sonucunda, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildi. Ancak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine dosya incelendiğinde, soruşturma eksikliği nedeniyle itirazın reddedildiği kararın bozulması gerektiği sonucuna ulaşıldı. Olayda, şüphelinin kamu kurumlarında tanıdığı paşaları kullanarak müştekilerden toplamda 60,000 TL alarak dolandırdığı iddia edildi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 5271 sayılı CMK'nın 160, 170/2, 172 ve 173/3. maddelerine işaret ederek, Cumhuriyet savcısının hemen soruşturmaya başlaması gerektiğini belirtti. Sonuç olarak, 4. Sulh Ceza Hâkimliği'nin kararı CMK'nın 309. maddesi gereğince bozuldu ve kamu davası açılması gerektiği belirtildi.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nın 160. maddesi: Bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâl öğrenildiği zaman, Cumhuriyet savcısının hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması ve kamu davası açmaya karar vermesi gerektiği belirtilir.
- 5271 sayılı CMK'nın 170/2. maddesi: Cumhuriyet savcısı, toplanan deliller
15. Ceza Dairesi         2019/619 E.  ,  2019/1079 K.

    "İçtihat Metni"

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 26.04.2018 tarihli ve 2016/147119 soruşturma, 2018/50547 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Ankara 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 05.06.2018 tarih ve 2018/3972 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 25.12.2018 gün ve 94660652-105-06-14702-2018- sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.01.2019 gün ve 2019/346 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Somut olayda; Müştekiler vekilinin sunmuş olduğu şikâyet dilekçesinde özetle, şüphelinin Gülhane Askeri Tıp Akademisi"nde, Ordu Yardımlaşma Kurumu"nda ve Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı"nda aktif görev yapan paşalar tanıdığını, kendisini işe yerleştirebileceğinden bahisle müşteki ..."tan toplamda 35.000,00 Türk lirası para aldığını ve gerçek dışı beyanla işin ... tarafından yapılacağını, avukat ... ve eşinin vasıtası ile gerçekleşeceğini ifade ederek müşteki ..."ı dolandırdığını, yine müşteki..."nin şüpheliye duyduğu güvenle müşteki ...i de şüpheliyle tanıştırdığı ve onun da 25.000,00 Türk lirasını işe gireceği düşüncesiyle şüpheliye verdiğini beyan ettiği, yürütülen soruşturma sonucunda müştekilerin basit bir araştırma ile şüphelinin kamu kurumlarında tanıdığı olmadığını anlayacakları gerekçesiyle aldatıcılık unsurunun oluşmadığından suçun yasal unsurları bulunmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmakla; şüphelinin savunmasında, müşteki Behiye"ye mobilya alımından dolayı borcu olduğunu ve kendisinin bu borçları imzalamamasından dolayı bu şekilde şikayet edildiğini ifade ederek, müşteki "nin ifadesinde ve şikayet dilekçesinde geçen hususları tümden inkar ettiği ancak dinlenen tanık beyanlarından şüphelinin aynı şekilde başkalarından da paralar aldığı ve tanık ... "in ifadesinden de şüphelinin müşteki "den müştekiyi işe sokacağından bahisle kendisinin yanında 30.000,00 - 35.000,00 Türk lirası civarında para aldığı hususunda yeterli delil ve şüphenin evveliyetle bulunduğu, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın gerekçesine göre çözülmesi gereken uyuşmazlığın atılı suçun yasal unsurlarından olan aldatıcılık unsurunun somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplandığı nazara alındığında, şüphelinin önceden bir şekilde tanışmış olduğu OYAK başkanlığı da yapmış tanık ..."ın ismini de kullanmak suretiyle suça konu paraları alması şeklinde gerçekleşen olayda verilen somut isim karşısında basit bir araştırma ile de çözülemeyecek hile unsurunun bulunduğu gibi, suçun işlendiği hususunda yeterli delil ve şüphe elde edildiğinden aldatıcılık unsurunun kovuşturma aşamasında değerlendirilmesi ve diğer müşteki..."in de beyanı alındıktan sonra kamu davası açılması gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturmaya dayalı olarak, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Ankara 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 05.06.2018 tarih ve 2018/3972 değişik iş sayılı kararının 5271sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, maddenin 4. Fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciinde yerine getirilmesine, 20.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi