MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., Kadastro Mahkemesi’nin 19.12.2003 tarihinde kesinleşen, 1988/304 Esas ve 2003/42 Karar sayılı ilamı ile dava konusu taşınmazlarda baba adı belirtilmeksizin ... adına tesciline karar verildiği, ayrıca karar başlığında davalı sıfatı ile "..." isminin yazıldığı; ancak ismin "..." olması gerektiğini açıklayarak karar başlığının belirtilen ve lehine tescil kararı verilen taşınmazlarda baba adının eklenerek "... kızı ..." şeklinde tavzihen giderilmesi istemiyle 08.04.2014 tarihli dilekçesi ile talepte bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının (talepte bulunanın) talebinin kabulüne, ... Kadastro Mahkemesi"nin 26.06.2003 tarih, 1988/304 Esas, 2003/42 Karar sayılı kararının hüküm fıkrasının 2. maddesinde "Davacı ...’in davasının kısmen kabulü ile ... İlçesi ... Köyü 38 ada 97 nolu parselin 8064 hisse kabul edilerek bunun 4032 hissesinin .... ve ... kızı 01.03.1944 doğumlu ... adına, 3. maddesinde "Davacı ...’in davasının kısmen kabulü ile ... İlçesi ... Köyü 68 ada 1 nolu parselin 8064 hisse kabul edilerek bunun 5040 hissesinin ... ve ... kızı 01.03.1944 doğumlu ..., 36 hissesinin ... ve ... oğlu 31.12.1974 doğumlu ... adına, 4. maddesinde "Davalı ... İlçesi ... Köyü 40 ada 287 nolu parselin, 36 hissesinin ... ve ... oğlu 31.12.1974 doğumlu ... adına tesciline" şeklinde düzeltilmesi suretiyle hükmün tavzihine karar verilmiş; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, tavzih talebinin kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan değerlendirme ve varılan sonuç hatalı olmuştur. 6100 sayılı HMK’nın 305. maddesine göre; tavzih talebi hükmün icrasına kadar mümkündür. Davacının tavzihen düzeltilmesini istediği ... Kadastro Mahkemesi’nin 26.06.2003 tarih, 1988/304 Esas, 2003/42 Karar sayılı ve 30.12.2003 tarihinde kesinleşmiş ve tapuya tescil edilmiştir. Tavzihi istenen kararın icra edilmiş olması karşısında hükmün tavzihen düzeltilmesi mümkün değildir. Hal böyle olunca; mahkemece, talebin reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesi isabetsiz olup, davalı ... temsilcisinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile 07.08.2015 tarihli tavzih hükmünün BOZULMASINA, 13.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.