12. Hukuk Dairesi 2016/9074 E. , 2017/1029 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde; borçlunun, takip dosyasında haczedilen taşınmazın, İİK"nun 82/1-12. maddesi kapsamında haline münasip ev olduğunu ileri sürerek hacizlerin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borçlunun 22/09/2014 tarihinde mal beyanı dilekçesinin icra dosyasına ibraz edilmesi nedeniyle hacze muttali olunduğu gerekçesiyle şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği görülmektedir.
İİK"nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK"nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar.
Mahkemece, borçlunun şikayete konu hacizlere muttali olduğu kabul edilen 22/09/2014 tarihli mal beyanı dilekçesinin dosyaya ne zaman sunulup UYAP üzerinde kaydının yapıldığı sorulmuş ve gelen cevapta, dilekçenin 22/09/2014 tarihinde dosyaya sunulduğu bildirilmiş ise de, bu konu ile ilgili cevabın, ... 1.İcra Müdürlüğü"nün 2012/8713 Esas sayılı dosyasından verildiği, şikayete konu icra dosyasından herhangi bir bilgi alınmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle de bu mal beyanı dilekçesi ile borçlunun şikayete konu haczi öğrendiği kabul edilemez.
Öte yandan, her ne kadar mahkemece, borçlunun takip dosyasına mal beyanı dilekçesi sunması ile haczi öğrendiği kabul edilmiş ise de, mal beyanı dilekçesi içeriğinde de hacizden haberdar olunduğuna dair bir ifade bulunmadığından borçlunun hacizden haberdar olduğunun kabulü mümkün değildir.
Cebri icra sistemimize göre, alacaklı borçlunun mallarının haczedilip satılmasından elde edilen para ile tatmin edilir. Bunun için, ödeme emrinin kesinleşmesinden sonra, alacaklının talebi ile borçlunun malları haczedilir (md 78vd.). Yalnız alacaklı (ve icra dairesi), genellikle borçlunun ne gibi mallarının bulunduğunu ve bu malların nerede olduğunu bilemez. Bu nedenle, hacizden önceki bir dönemde borçlunun ne gibi mallarının bulunduğunu bilmek, haczin başarılı olabilmesi için faydalı ve gereklidir. İşte bunu sağlamak için, borçlunun (icra dairesine) mal beyanında bulunması zorunluluğu kabul edilmiştir (md74-77). İleride görüleceği gibi, bir malın haczedilip edilemeyeceği (md 82-83) icra müdürü tarafından takdir edilir. Bu nedenle, borçlu, kendi kanısına göre haczedilemeyen mallarını da bildirmekle yükümlüdür. Fakat borçlu, beyanında bildirmiş olduğu malların haczedilmezlik niteliğinden (iddiasından) feragat etmiş olmaz (Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku EI Kitabı- 2013 -2. Baskı, sh 401 vd .. ).
İİK"nun 60/2-4. maddesi gereği, borçlu kendisine ödeme emri tebliğinden itibaren yedi gün içinde borca itiraz etmez veya borcu ödemezse bu süre içinde mal beyanında bulunmak zorundadır. Bu durumda mal beyanı dilekçesinin icra dosyasına ibrazı, borçluya ait malların haczinden önce olacağından, mal beyanı dilekçesinin içeriğinden borçluya ait malların haczinin öğrenilmesi de mümkün değildir.
Hal böyle olunca, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazlara, tapuda 19.06.2013 tarihinde haciz şerhinin işlendiği, borçluya İİK"nun 103. maddesine ilişkin davetiye tebliğ edilmediği, borçlunun hacizlerden 21.10.2015 tarihinde haberdar olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla, 21.10.2015 tarihinde yapılan meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü gerekir.
O halde mahkemece, borçlunun meskeniyet şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile istemin süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.