Hukuk Genel Kurulu 2013/576 E. , 2014/127 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 9.Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 22/10/2012
NUMARASI : 2012/436 E-2012/349 K.
Taraflar arasındaki “menfi tespit-alacak-itirazın iptali” davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 9.Asliye Ticaret Mahkemesi’nce davanın kısmen kabulüne, dair verilen 31.12.2009 gün ve 2003/560 E.-2009/717 K.sayılı kararın incelenmesi davacı-davalı Edar İnş.Ltd.Şti. vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15 Hukuk Dairesi’nin 20.07.2011 gün ve 2010/2333 E.-2011/4817 K. sayılı ilamı ile;
(...Davacı şirket vekili Avukat Ersal Erdil temyiz incelemesi sırasında verdiği 18.02.2011 havale tarihli dilekçesi ekinde davacı şirketin Ankara Asliye 5.Ticaret Mahkemesi"nin 2010/336 Esas, 2010/821 Karar sayılı ve 30.12.2010 günlü kararı ile iflasına karar verildiğini ileri sürmüş ve iflas kararını ibraz etmiş olduğundan davacı, davada taraf olma ehliyetini yitirmiş, yerine iflas idaresi geçmiştir.
Bu durumda İİK"nın 194.maddesi uyarınca işlem yapılması ve davanın 2.alacaklılar toplantısından 10 gün sonraki bir tarihe kadar durması gerekir. Mahkemece İİK"nın 194.maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere kararın bozulması gerekmiştir...)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Hukuk Genel Kurulundaki görüşme sırasında, işin esasının incelenmesinden önce, temyize konu kararın gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; dolayısıyla, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu"nca mı, yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği hususu, ön sorun olarak değerlendirilmiştir.
Bilindiği üzere; direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için, mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir (6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 429. maddesi). Eş söyleyişle; mahkemenin yeni bir bilgi, belge ve delile dayanarak veya bozmadan esinlenip gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek, dolayısıyla da ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukuki olguyu değiştirerek karar vermiş olması halinde, direnme kararının varlığından söz edilemez.
Somut olayda ise; yerel mahkeme, temyize konu kararında, ilk kararının gerekçesinde yer vermediği “davacı şirket hakkında Ankara Asliye 5.Ticaret Mahkemesinin 2010/336 esas sayılı dosyasında verilen iflas kararının dosyamız sonucunun beklenmesi görüşü ile Yargıtay 23.Hukuk Dairesi"nin 2012/1786 sayılı kararı ile bozulmuş olması karşısında dosyamızın bozma gerekçesi olan “ ... iflas kararını ibraz etmiş olduğundan davacı, davada taraf olma ehliyetini yitirmiş” konusunun ortadan kalkmış olması” gerekçesine yer vererek, yeni bir hukuki gerekçeye dayalı olarak "direnme" olarak adlandırdığı kararı vermiştir.
Mahkemenin "direnme" olarak adlandırdığı temyize konu kararın, usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı; ilk kararda tartışılıp, değerlendirilmemiş yeni gerekçeye dayalı, yeni hüküm niteliğinde olduğu her türlü duraksamadan uzaktır.
Hal böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi, Hukuk Genel Kurulu’na değil, Özel Daireye aittir.
Bu nedenle, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
S O N U Ç : Yukarıda gösterilen nedenlerle davacı-davalı E.. İ... vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 15.HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK"un 440/I.maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.