10. Hukuk Dairesi 2019/673 E. , 2019/5660 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalılardan ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı kurum; 06.10.2003 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu malul kalan kurum sigortalıları ... ve ...’ e bağlanan gelir ve yapılan masrafların tahsilini istemiş olmakla 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21. maddesiyle yeniden getirilen “sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı” tazmin hükmünün, 5510 sayılı Yasa"nın yürürlüğü öncesinde gerçekleşen iş kazalarından kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı gözetildiğinde davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 26. Maddesi olup, kusurun belirlenmesinde, mahkemece, öncelikle iş kazasının ne şekilde olduğu, dosya içeriğindeki tüm deliller takdir olunarak, varsa çelişki giderilerek belirlenmeli ve kabul edilen maddi olgular doğrultusunda, kusur oran ve aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesine gidilmelidir.
Dosyanın incelenmesinde, mahkemece hükme esas alınan 06.01.2014 tarihli bilirkişi raporunda, iş kazasının meydana gelmesinde, kazalı ...’in kendi yaralanmasında %20, işveren ...’nin % 80 oranında kusurlu oldukları, kazalı ...’in iş arkadaşı diğer sigortalı ...’ün yaralanmasında kusuru olmadığı, kazalı ...’ün yaralanmasında kendisinin %20 oranında, işverenin %80 oranında kusurlu olduğu, iş arkadaşı diğer sigortalı ...’in yaralanmasında kusurunun olmadığı rapor edilmiştir. Konuya ilişkin olarak, Ceza dava dosyasında alınan bilirkişi raporunda; işveren ...’nin 6/8 oranında, iş yerinde ateşçi olarak görev yapan ...’ın ise 2/8 oranlarında kusurlu olduklarının belirtilmesi üzerine bu kusur oranları üzerinden mahkumiyetlerine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. Eldeki davaya konu iş kazası ile ilgili olarak davalılardan ... tarafından, davalı işverene ve dava dışı ...’a açılan tazminat davasında, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, davalı işveren ...’nin %70 oranında, ateşçi ...’ın %30 oranında kusurlu olduğu tespiti yapılmıştır. Ceza davasında kusurun varlığına ilişkin maddi olgu hukuk hakimini bağlayacağından, mevcut raporlar arasında, meydana gelen olay ile ilgili farklı oran ve aidiyetler belirlenerek çelişkinin oluştuğu görülmektedir. Mahkemece, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği ile konusunda uzman bilirkişi heyetinden; ceza ve tazminat dosyaları kapsamında alınan bilirkişi raporları ile eldeki dava kapsamında alınan birikişi raporu arasındaki çelişki gözetilip giderilmek suretiyle ,cezada kazalı sigortalılara kusur verilmemesine dair maddi olgunun irdelendiği, maddi oluşa ve kanuna uygun olarak kusur oran ve aidiyetlerinin usûlünce belirlendiği, yeniden kusur raporu alınmalı, varılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Eldeki dosyada, davacının talebine, kusur uygulanması suretiyle kurum alacağının belirlenmesi hatalı olmakla, davalı ...’e bağlanan gelir ve yapılan masraflar yönünden ıslaha konu %30’luk tutar açısından, zamanaşımının geçtiği anlaşılmakla, Mahkemenin bu yöndeki kabulü yerindedir. Yine Mahkemenin, diğer davalı ...’e bağlanan gelir ve yapılan masraflar yönünden ise, ıslahen artırılan tutar açısından, zamanaşımının gelir yönünden geçmeyip masraflar yönünden geçtiği yönündeki kabulü isabetlidir.
Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum ve davalılardan ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."ye iadesine, 01.07.2019 gününde oybirliği ile karar verildi