Hukuk Genel Kurulu 2013/605 E. , 2014/124 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İzmir 10.Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/09/2012
NUMARASI : 2012/138 E-2012/371 K.
Taraflar arasındaki “haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 10.Asliye Hukuk Mahkemesi"nce davanın kısmen kabul ve kısmen reddine dair verilen 16.12.2010 gün ve 2009/568 E-2010/500 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesi"nin 26.03.2012 gün ve 2011/2929 E-2012/4893 K. sayılı ilamı ile;
(...Dava; haksız fiil nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı dava dilekçesinde; davalı ile aralarında çıkan tartışma esnasında davalının kendisini ayak bileğinin işlevinde sürekli zayıflama oluşturacak şekilde kasten yaraladığını beyan ederek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur
Davalı; suçsuz olduğunu, meşru müdafaa sınırları içersinde davacıya müdahale ettiğini, ceza dosyasında Ege Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan raporu kabul etmediğini, İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davacının, dava konusu yaralanma nedeniyle uğradığı maluliyet kaybı oranı SSK Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerinden yararlanılarak belirlenmelidir. Mahkemece hükme esas alınan Ege Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan maluliyet raporu, anılan tüzük hükümlerine uygun değildir. O halde, Adli Tıp Kurumu’ndan usulüne uygun biçimde yeniden rapor alınarak maluliyet oranı belirlenmeli, tazminat miktarının hesaplanması da buna göre yapılmalıdır. Mahkemece, yetersiz rapora dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece, önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir.
Yerel Mahkemece, maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabul ve kısmen reddine dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine, Özel Daire"ce yukarıda yazılı gerekçelerle bozulmuş; yerel mahkemece, “bozma ilamında belirtilen maluliyet raporunun kararda dikkate alınmadığı, daha önce verilen kararda daimi sakatlık nedeni ile herhangi bir tazminata hükmedilmediği, davacı vekili alınan rapora itiraz etmediği gibi verilen kararı da temyiz etmediği, tedavi ve yol giderlerine hükmedebilmek için davacının daimi sakatlık oranını belirleyen rapor alınmasına ihtiyaç bulunmadığı” gerekçeleriyle önceki kararda direnilmiştir.
Hükmü temyize, davalı vekili getirmiştir.
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu"nun önüne gelen uyuşmazlık; davacının işgöremezlik oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu"ndan rapor alınması gerekip, gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
Dosya kapsamından, bilirkişi raporunda davacının geçici işgöremezlik zararı hesaplanmış ise de, davacının dava dilekçesinde buna ilişkin bir tazminat istemi bulunmadığı gibi, mahkemece de bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Mahkemece verilen ilk karar davacı tarafından değil, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Buna göre, mahkemenin yukarıda belirtilen maddi olguları gözetmek suretiyle, maddi ve manevi tazminata hükmederken, davacının geçici işgöremezlik oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu"ndan rapor alınmasına gerek görmemesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; yerel mahkemenin, yukarıda açıklanan hususları gözeterek, araştırmaya yönelik Özel Daire bozma ilamına karşı önceki kararda direnmesi usul ve yasaya uygundur.
Ne var ki, bozma nedenine göre, işin esasına ilişkin temyiz itirazları incelenmediğinden, bu yönde inceleme yapılmak üzere dosyanın Özel Daire"ye gönderilmesi gerekir.
S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme uygun bulunduğundan, davalı vekilinin işin esasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 4.HUKUK DAİRESİ’NE GÖNDERİLMESİNE, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK"un 440/III-(1).maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.