6. Ceza Dairesi 2017/2748 E. , 2017/4710 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-) Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 27.12.2005 tarih, 2005/3-162-173 ve 11.07.2006 tarih, 2006/5-182/182 sayılı kararlarında belirtildiği üzere, sonraki yasa ile suç unsurlarının veya özel hallerinin değiştirilmesi, cezanın tayin ve takdiri ile artırım ve indirim oranlarının belirlenmesi, seçimlik cezalardan birinin tercihi ve seçenek yaptırımların ya da cezanın kişiselleştirilmesini gerektiren hallerde duruşma açılarak karar verilmesi gerekir. Bu nedenle, 5252 sayılı Kanun"un 9/3. maddesi uyarınca, hükümlü yararına olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin somut olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek, “yağma” suçu nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesindeki ölçütler dikkate alınarak, temel cezanın alt sınır aşılarak belirlenmesi için bireyselleştirme amacına yönelik takdir hakkının kullanılması ve önceki yasaya göre suçların yasal ögelerinde yapılan değişikliklerin tartışılması için duruşma açılması ve tüm bunların neden ve gerekçeleri gösterilerek, hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi;
2-) 5252 sayılı Kanun"un 9/3. maddesi uyarınca, hükümlü yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından, dosya içeriğine göre hükümlünün eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 497/1, 59, 31, 33. maddeleri ile 5237 sayılı Yasanın 149/1-a-c-d-h, 62, 53. maddeleri uyarınca her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılıp lehe olan yasanın yapılacak uygulamaya göre belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi;
3-) Uygulamaya göre de;
a- Hükümlünün, yağma eylemini, 5237 sayılı TCK"nın 149. maddesinin 1. fıkrasının (a), (c), (d) ve (h) bentlerindeki, "silahla, birden fazla kişi ile birlikte, işyerinde ve gece vakti" işlediğinin anlaşılması karşısında; olayda birden fazla nitelikli halin gerçekleşmiş olması ve aynı Kanun"un 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması;
b- 5237 sayılı TCK’nın 150/2. maddesindeki "malın değerinin azlığı" kavramının, 765 sayılı TCK’nın 522. maddesindeki "hafif" veya "pek hafif" ölçütleriyle her iki maddenin de cezadan indirim olanağı sağlaması dışında benzerliği bulunmadığı, "değerin azlığının" 5237 sayılı Yasaya özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu, yasa koyucunun amacı ile suçların işleniş biçimleri, olayların özellikleri ve hükümlünün özgülenen kastı da gözetilmek suretiyle, daha çoğunu alma olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak da gerçekten az olan şeylerin alınması durumunda, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanarak uygulanabileceği gözetilmeden, yakınan ... ... yönelik yağma eylemi ile ilgili olayda koşulları bulunmadığı halde, 150/2. maddesine düzenleniş amacının dışında yorumlar getirilerek cezadan indirim yapılması;
Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ..."ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında hükümlü yararına uygulamaların kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 20.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.