Esas No: 2020/20413
Karar No: 2021/2812
Karar Tarihi: 01.03.2021
Uyuşturucu madde ithal etme - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/20413 Esas 2021/2812 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkeme : ADANA Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ithal etme
Hükümler : 1-a) Sanıklar ...ve ...hakkında beraat;
Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesi 14/01/2019 tarihli 2018/15 esas ve 2019/9 karar
b-) Sanıklar: ....hakkında
mahkûmiyet Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesi
14/01/2019 tarihli 2018/15 esas ve 2019/9 karar
2-a) Sanıklar ..... hakkında İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi; Adana
Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 07.11.2019 tarihli 2019/2417 esas ve 2019/1849 sayılı kararı
b-) Sanıklar; ...ve ...hakkında; İstinaf başvurusunun
esastan reddi; Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 07.11.2019 tarihli 2019/2417 esas ve 2019/1849 sayılı kararı
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm sanıklar müdafileri, sanıklar ..... ile Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanıklar... müdafilerinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin istemlerinin, 696 sayılı KHK"nın 100. maddesi ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 299. maddesi uyarınca takdiren reddine karar verilerek, duruşmasız olarak inceleme yapılmıştır.
A- Sanıklar ...ve ...hakkında beraat hükmüne yönelik yapılan temyiz istemlerinin incelenmesinde:
5271 sayılı CMK"nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçesinde belirttiği temyiz sebeplerinin hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
1- CMK"nın 170. maddesine göre; iddianamede, yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri gösterilir. Yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır. İddianamenin sonuç kısmında, işlenen suç dolayısıyla ilgili kanunda öngörülen ceza ve güvenlik tedbirlerinden hangilerine hükmedilmesinin istendiği açıkça belirtilir. CMK"nın 255. maddesinin 1. fıkrasında ise; hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir, hükmü öngörülmüştür.
Somut olayla ilgili iddianamede, şüphelilerin “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçunu işlediği belirtilmiş; fiilin oluşturduğu suç “uyuşturucu madde ticareti” olarak gösterilmiş ve şüpheliler hakkında 5237 sayılı TCK"nın 188. maddesinin 3. fıkrasının uygulanması istenilmiş olup, sanıklar hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan dava açıldığı, “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan açılmış bir davanın bulunmadığı ve bu konuda ayrıca iddianame düzenlenmeden “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan ek savunma verilmek suretiyle yargılama yapılarak hüküm kurulması,
2- Sanık ... hakkındaki hükme de esas alınan ve yine haklarında beraat kararı verilen sanıklar ...ve ...ile .... arasında geçen iletişimin tespitine dair tutanaklarının dosyada bulunmadığı anlaşılmakla; sözü edilen belgelerinin aslı veya onaylı suretlerinin denetime imkan verecek şekilde dosya içerisine konulması ve sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırmaya dayalı olarak bu suçtan beraat kararı verilmesi,
3- CMK"nın 217. maddesinin 1. fıkrasındaki "Hakim kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir" hükmü karşısında, hükme esas alınan iletişimin tespiti çözüm tutanaklarının, sanıklara okunarak diyeceklerinin sorulması, sanıkların konuşmaların kendilerine ait olmadığını belirtmeleri durumunda ses örneklerinin alınması ve ses kayıtlarının sanıklara ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine veya uzman bir kurum ya da kuruluşa ses analizi yaptırılarak rapor alınması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
B- Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz incelenmesinde:
5271 sayılı CMK"nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanık ve müdafinin temyiz dilekçesinde belirttiği temyiz sebeplerinin hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
1- CMK"nın 170. maddesine göre; iddianamede, yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri gösterilir. Yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır. İddianamenin sonuç kısmında, işlenen suç dolayısıyla ilgili kanunda öngörülen ceza ve güvenlik tedbirlerinden hangilerine hükmedilmesinin istendiği açıkça belirtilir. CMK"nın 255. maddesinin 1. fıkrasında ise; hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir, hükmü öngörülmüştür.
Somut olayla ilgili iddianamede, şüphelilerin “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçunu işlediği belirtilmiş; fiilin oluşturduğu suç “uyuşturucu madde ticareti” olarak gösterilmiş ve şüpheliler hakkında 5237 sayılı TCK"nın 188. maddesinin 3. fıkrasının uygulanması istenilmiş olup, sanık hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan dava açıldığı, “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan açılmış bir davanın bulunmadığı ve bu konuda ayrıca iddianame düzenlenmeden “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan ek savunma verilmek suretiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2- Sanık hakkındaki iletişimin tespitine dair tutanaklarının aslı ya da onaylı örneğinin dosyada bulunmadığı bunun yerine polisler tarafından 19.09.2016 tarihinde tape değerlendirme tutanağı şeklinde bir tutanak tutulduğu ve bunun hükme esas alındığı yine sanık hakkında iletişimin tespitine dair mahkeme tarafından verilen kararının da dosya içinde mevcut bulunmadığı anlaşılmakla; öncelikle sözü edilen belgelerinin aslı veya onaylı suretlerinin denetime imkan verecek şekilde dosya içerisine konulması ve sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
3- CMK"nın 217. maddesinin 1. fıkrasındaki "Hakim kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir" hükmü karşısında, hükme esas alınan iletişimin tespiti çözüm tutanaklarının, sanıklara okunarak diyeceklerinin sorulması, sanıkların konuşmaların kendilerine ait olmadığını belirtmeleri durumunda ses örneklerinin alınması ve ses kayıtlarının sanığa ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine veya uzman bir kurum ya da kuruluşa ses analizi yaptırılarak rapor alınması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
4- Hükümden sonra TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
C- Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz incelenmesinde:
5271 sayılı CMK"nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği temyiz sebeplerinin hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
1- CMK"nın 170. maddesine göre; iddianamede, yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri gösterilir. Yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır. İddianamenin sonuç kısmında, işlenen suç dolayısıyla ilgili kanunda öngörülen ceza ve güvenlik tedbirlerinden hangilerine hükmedilmesinin istendiği açıkça belirtilir. CMK"nın 255. maddesinin 1. fıkrasında ise; hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir, hükmü öngörülmüştür.
Somut olayla ilgili iddianamede, şüphelilerin “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçunu işlediği belirtilmiş; fiilin oluşturduğu suç “uyuşturucu madde ticareti” olarak gösterilmiş ve şüpheliler hakkında 5237 sayılı TCK"nın 188. maddesinin 3. fıkrasının uygulanması istenilmiş olup, sanık hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan dava açıldığı, “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan açılmış bir davanın bulunmadığı ve bu konuda ayrıca iddianame düzenlenmeden “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan ek savunma verilmek suretiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2- CMK"nın 280/1-a maddesi gereğince "İlk derece mahkemesinin kararında usule veya esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını, delillerde veya işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığını, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğunu saptadığında istinaf başvurusunun esastan reddine, 303 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (c), (d), (e), (f), (g) ve (h) bentlerinde yer alan ihlallerin varlığı hâlinde hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine" karar verilebileceği düzenlenmiş olup, bu kapsama girmeyen şekilde bölge adliye mahkemesince karar verilebilmesi için, CMK. 280/1-g. maddesi uyarınca duruşma açılarak, delil değerlendirilmesi yapıldıktan sonra eylemin kabulüne göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Sanık hakkındaki iletişimin tespitine dair tutanaklarının aslı ya da onaylı örneğinin dosyada bulunmadığı bunun yerine polisler tarafından 19.09.2016 tarihinde tape değerlendirme tutanağı şeklinde bir tutanak tutulduğu ve bunun hükme esas alındığı yine sanık hakkında iletişimin tespitine dair mahkeme tarafından verilen kararının da dosya içinde mevcut bulunmadığı anlaşılmakla; öncelikle sözü edilen belgelerinin aslı veya onaylı suretlerinin denetime imkan verecek şekilde dosya içerisine konulması ve sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
4- CMK"nın 217. maddesinin 1. fıkrasındaki "Hakim kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir" hükmü karşısında, hükme esas alınan iletişimin tespiti çözüm tutanaklarının, sanıklara okunarak diyeceklerinin sorulması, sanıkların konuşmaların kendilerine ait olmadığını belirtmeleri durumunda ses örneklerinin alınması ve ses kayıtlarının sanığa ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine veya uzman bir kurum ya da kuruluşa ses analizi yaptırılarak rapor alınması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
5- Hükümden sonra TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
D- Sanıklar .....hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin temyiz incelenmesinde:
5271 sayılı CMK"nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçesinde belirttiği temyiz sebeplerinin hükümlerin hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
1- CMK"nın 170. maddesine göre; iddianamede, yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri gösterilir. Yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır. İddianamenin sonuç kısmında, işlenen suç dolayısıyla ilgili kanunda öngörülen ceza ve güvenlik tedbirlerinden hangilerine hükmedilmesinin istendiği açıkça belirtilir. CMK"nın 255. maddesinin 1. fıkrasında ise; hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir, hükmü öngörülmüştür.
Somut olayla ilgili iddianamede, şüphelilerin “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçunu işlediği belirtilmiş; fiilin oluşturduğu suç “uyuşturucu madde ticareti” olarak gösterilmiş ve şüpheliler hakkında 5237 sayılı TCK"nın 188. maddesinin 3. fıkrasının uygulanması istenilmiş olup, sanıklar hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan dava açıldığı, “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan açılmış bir davanın bulunmadığı ve bu konuda ayrıca iddianame düzenlenmeden “uyuşturucu madde ithal etme” suçundan ek savunma verilmek suretiyle sanıkların mahkûmiyetlerine karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2- CMK"nın 280/1-a maddesi gereğince "İlk derece mahkemesinin kararında usule veya esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını, delillerde veya işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığını, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğunu saptadığında istinaf başvurusunun esastan reddine, 303 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (c), (d), (e), (f), (g) ve (h) bentlerinde yer alan ihlallerin varlığı hâlinde hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine" karar verilebileceği düzenlenmiş olup, bu kapsama girmeyen şekilde bölge adliye mahkemesince karar verilebilmesi için, CMK. 280/1-g. maddesi uyarınca duruşma açılarak, delil değerlendirilmesi yapıldıktan sonra eylemin kabulüne göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Sanıklar hakkındaki iletişimin tespitine dair tutanaklarının aslı ya da onaylı örneğinin dosyada bulunmadığı bunun yerine polisler tarafından 19.09.2016 tarihinde tape değerlendirme tutanağı şeklinde bir tutanak tutulduğu ve bunun hükme esas alındığı yine sanıklar hakkında iletişimin tespitine dair mahkeme tarafından verilen kararının da dosya içinde mevcut bulunmadığı anlaşılmakla; öncelikle sözü edilen belgelerinin aslı veya onaylı suretlerinin denetime imkan verecek şekilde dosya içerisine konulması ve sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
4- CMK"nın 217. maddesinin 1. fıkrasındaki "Hakim kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir" hükmü karşısında, hükme esas alınan iletişimin tespiti çözüm tutanaklarının, sanıklara okunarak diyeceklerinin sorulması, sanıkların konuşmaların kendilerine ait olmadığını belirtmeleri durumunda ses örneklerinin alınması ve ses kayıtlarının sanığa ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine veya uzman bir kurum ya da kuruluşa ses analizi yaptırılarak rapor alınması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
5- Kabule göre de; hükümden sonra TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
6- Sanık ... hakkında sanığa ait olmayan Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/173 esas ve 2007/76 karar sayılı ilamının tekerrüre esas alınarak hüküm kurulması,
7- Sanıklar hakkında ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda uyuşturucu madde ithal etme eylemi dolayısıyla TCK’nın 188/1. maddesi uyarınca temel cezanın tayin edildiği ve mahkûmiyet hükmü kurulduğu kararın istinaf edilmesi üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 2019/2417 esas ve 2019/1849 karar sayılı ilamı ile sanıklar hakkında TCK’nın 188/5. maddesinden sonra gelmek üzere sanıkların eylemlerinin uyuşturucu madde satın alma suçuna teşebbüs aşamasında
kaldığından bahisle TCK’nın 35/2. maddesi uyarınca indirim yapılarak hüküm kurulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından uyuşturucu madde ithal etme suçundan karar verildiği halde, istinaf mahkemesi tarafından eylemin tam olarak hangi suçu oluşturduğu ve hangi eylem üzerinden teşebbüs hükümlerinin uygulandığı hususunda çelişki oluşturulmak suretiyle hükmün karıştırılması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ile sanık ...’in temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olup, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine dair kararı hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, tutukluluk süresi ve tutuklama koşullarında değişiklik bulunmadığından sanıklar .....hakkındaki salıverilme talebinin reddine,
28/02/2019 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmesine, 01/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.