13. Hukuk Dairesi 2016/14536 E. , 2017/12168 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı-karşı davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı-karşı davalı vekili avukat ... ile davalı-karşı davacı Asil ... ve vekili avukat ... Avcı"nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı-karşı davalı, davalı ..."a 09.11.2012 tarihinde Türkiyedeki taşınmazlarının satışı için vekalet verdiğini, davalının bu vekaletname ile davacıya ait üç adet taşınmazı sattığını, davacıya sadece 71.708,44 TL ödediğini, taşınmazların daha yüksek bedelle satıldığını, davalının eksik ödeme yaptığını iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL"nin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiş, açtığı karşı dava ile de, davacıya 40.000,00 Euro borç para verdiğini, buna ilişkin aralarında adi yazılı bir belgede düzenlediklerini, belgede yazılı vade dolduğu halde davacı-karşı davalının borcunu geri ödemediğini iddia ederek bu paranın faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı ..."in davalı ..."e karşı açtığı davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı ... eldeki dava ile, davalıya taşınmazlarının satışı için vekalet verdiğini, davalının taşınmazları 3.kişilere sattığını ancak satış bedelleri daha yüksek olduğu halde tapuda düşük gösterilerek satış bedellerinin kendisine eksik şekilde ödendiğini iddia etmiş, davalı ise davacı ile aralarında hangi taşınmazın ne kadara satılacağı hususunda belge düzenlenip her iki tarafçada imzalandığını, bu belgede eğer bu satış bedellerinin üstünde bir fiyata satış olur ise bakiye miktarın davalı vekile kalacağının da açıkça yazılı olduğunu, kaldı ki davacıya ödenen satış bedelleri dışında taşınmazların daha yüksek bir meblağa satılmadığını, satış sonrasında yine davacı ile aralarında bir ibranamede tanzim edildiğini savunmuştur. Davacı, cevaba cevap dilekçesi ve yargılama sırasındaki tüm beyanlarında davalı tarafından dosyaya ibraz edilen belgeler altındaki imzaları reddetmiş ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiştir. Mahkemece, ... Tıp Kurumu" ndan alınan bilirkişi raporunda sadece davalının davacıya verdiği borç paraya ilişkin belge ile taşınmazlardan birini satın alan ... sisimli şahısla davalı arasında düzenlenmiş olan belgenin incelemeye tabi tutulduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, 23.10.2014 tarihli "ibraname" başlıklı, 19.11.2013 tarihli "makbuz" başlıklı ve 29.09.2011 tarihli "taahhütnamedir" başlıklı belgelerdeki imzaların davacıya ait olup olmadığının tespiti için konusunda uzman bilirkişilerden yargıtay, mahkeme ve taraf denetimine elverişli bir rapor alınarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1480,00 TL duruşma avukatlık parasının davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.