Esas No: 2015/5246
Karar No: 2015/5618
Karar Tarihi: 26.10.2015
Resmi belgede sahtecilik - Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5246 Esas 2015/5618 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2015/5246 E. , 2015/5618 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Dolandırıcılık suçundan; ceza verilmesine yer olmadığına, sahtecilik suçundan mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın katılanın ayrı yaşadığı eşi olduğu, suç tarihinde katılanın ...bank ... Şubesi nezdindeki hesabında bulunan parayı çekebilmek için bir bayanı eşi olarak tanıtarak, kimliğini kaybettiğinden bahisle yeni kimlik çıkarabilmek için ...Muhtarlığına başvurduğu ve muhtarlıktan "nüfus cüzdanı kayıp/yenileme belgesi" aldığı, bu belge ile ... İlçe Nüfus Müdürlüğünden katılanın adına bir başka bayanın resmini taşıyan kimlik belgesi aldığı, aynı gün beraberindeki bayanla birlikte ...bank ... şubesine giderek katılana ait 2.019 TL parayı çektikleri, sanığın bu şekilde sahtecilik yaparak bankayı aracı kılmak suretiyle dolandırdığının iddia edildiği olayda;
1- Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinede;
Sanığın resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin olarak TCK"nın 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulandığı, ayrıca sanığın sabıka kaydındaki ilamların kesinleşme ve infaz tarihleri itibariyle tekerrüre esas olmadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Dolandırıcılık suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinede;
Sanığın sahte belgelerle işlenmesine aracılık ettiği dolandırıcılık suçunun, katılan banka kurumunun malvarlığı ve zararına yönelik işlenmesi nedeniyle, suçtan doğrudan zarar gören mağdurun banka kurumu olması karşısında; sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden dolandırıcılık eyleminin eşe karşı yapıldığından bahisle TCK"nın 167/1-a. maddesi uygulanması ile ceza verilmesine yer olmadığına dair yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.