Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/14991
Karar No: 2017/3710
Karar Tarihi: 08.06.2017

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/14991 Esas 2017/3710 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetine ilişkin verilen kararda hukuki hatalar olduğunu ve bu nedenle kararın kesinleşmediğini belirtmiştir. Bu sebeple sanığın temyiz itirazları yerinde görülmüş ve hüküm bozulmuştur. Yeniden yapılacak yargılama sonucunda, sanığın suçunun niteliğine göre cezalandırılmasına ya da tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesine karar verilecektir. Kanunsuzluk veya eksikliklerin giderilmesi amacıyla, hüküm verilirken aşağıdaki kanun maddelerine dikkat edilmelidir:
-Anayasa'nın 40/2 maddesi
-CMUK 1412 sayılı maddenin 310. maddesi
-CMK 34/2, 231/2 ve 231/6 maddeleri
-TCK'nın 191. maddesi (6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen) ve geçici 7. maddesi (5320 sayılı Kanun'a eklenen)
20. Ceza Dairesi         2015/14991 E.  ,  2017/3710 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : 4. Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm : Mahkûmiyet (Değişen suç niteliğine göre kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezası ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri)


    Dosya İncelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Denizli 4. Ağır Ceza Ceza Mahkemesi tarafından 02/10/2012 tarihinde sanığın yokluğunda verilen "hapis cezası ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına" ilişkin kararda, Anayasa"nın 40/2, 1412 sayılı CMUK"nın hüküm tarihinde yürürlükte olan 310. maddesi ile CMK"nın 34/2, 231/2 ve 231/6. maddelerine aykırı olacak şekilde, "Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere" ibaresi kullanılarak, "temyize" tabi hüküm yönünden, kanun yolunun yanlış gösterildiği, sanığa kanun yolu, başvuru süresi, mercii ve şekline ilişkin yasal unsurları içeren açıklamalı tebligat ile gerekçeli kararın da tebliğ edilmediği, bu haliyle ilgili kararın usulüne uygun olarak kesinleşmediği anlaşıldığından, kesinleşmeyen söz konusu karara ilişkin infaz işlemleri ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin ihlali üzerine verilen 14/11/2013 tarih, 2013/211 esas ve 2013/243 karar sayılı kararın hukukî değerden yoksun olduğu, dolayısı ile sanığın 15/11/2013 tarihli temyiz isteminin, 02/10/2012 tarihli "hapis cezası ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına" ilişkin karara yönelik olduğu kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde;
    Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
    a)Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
    b)Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”
    Karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 08/06/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

















    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi