21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/6325 Karar No: 2017/8216 Karar Tarihi: 24.10.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/6325 Esas 2017/8216 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2016/6325 E. , 2017/8216 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici nedenlerle, temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalının tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, sigortalının 08.01.2008 tarihli iş kazası sonucu sürekli iş göremezliği nedeniyle maddi ve manevi zararların giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı sigortalı lehine 14.594,38 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 08.01.2008 tarihinden yasal faiziyle ve 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 10.12.2012 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir. Somut olayda, dava konusu iş kazasının 08.01.2008 tarihinde meydana geldiği, dava ve ıslah dilekçelerinde talep edilen maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden olay tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmiş iken; mahkemece maddi tazminata olay tarihinden faiz işletilmesine karar verilip, manevi tazminata ise dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece, yukarda belirtilen maddi ve hukuksal olgular gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği anlaşıldığından hüküm bozulmamalı HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : Yukarıda yapılan açıklama gereğince; A) Hüküm fıkrasının manevi tazminatın kararlaştırıldığı B bendinin silinerek yerine; “1-) Olayın özelliği, kazanın meydana geliş şekli, kusur durumu, davacıdaki maluliyetin derecesi gibi hususlar dikkate alınarak takdiren 10.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08.01.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine ” rakam ve sözcüklerinin yazılmak suretiyle, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA,aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 24.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.