Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/6259 Esas 2017/8213 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6259
Karar No: 2017/8213
Karar Tarihi: 24.10.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/6259 Esas 2017/8213 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/6259 E.  ,  2017/8213 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    1- Dosyadaki yazılara, temyiz edenin sıfatına ve temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine,
    2- Dava, 06.08.2010 tarihli iş kazasından sigortalının maluliyete uğraması nedeniyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece davalı ... İlköğretim İlkokulu yönünden davanın husumetten reddine, diğer davalılar yönünden ise davacı lehine 24.047,31 TL Maddi ve 15.000 TL Manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
    Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/1.maddesine göre Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. 10/2. maddesine göre ise Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez.
    Somut olayda, davalı ...’nın kendisini vekille temsil ettirdiği, davacının dava dilekçesinde 30.000 TL manevi tazminat talebinde bulunduğu ve mahkemece manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı lehine 15.000 TL manevi tazminata hükmedildiği, bu halde reddolan manevi tazminat yönünden davalı lehine red vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken mahkemece Davalı ... lehine red vekalet ücreti takdir edilmemesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın hüküm kurulması bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Hüküm fıkrasının 8. maddesinden sonra gelmek üzere 9. maddesinin oluşturularak:
    “9- Davalı ...’nın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşılmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2.maddesi gereğince 1.800 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve sonraki hüküm madde numarasının bu şekilde teselsül ettirilmesine, hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.10.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.