Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/5950 Esas 2019/7159 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5950
Karar No: 2019/7159
Karar Tarihi: 10.06.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/5950 Esas 2019/7159 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/5950 E.  ,  2019/7159 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki rücuen tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalının taşeronu olan şirket tarafından yapılan kazı çalışması nedeniyle şehir şebekesine ait su borularının patlaması ile davacıya sigortalı işyerini su bastığını, sigortalı yerde oluşan hasar nedeniyle sigortalıya 402.710,09 TL. hasar bedelini ödeyip haklarına halef olduklarını, davalı taşeronu şirket çalışanlarının uygun olmayan kazı çalışması nedeniyle hasar meydana geldiğinden davalının zarardan sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 402.710,09 TL"nin ödeme tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili ve fer"i müdahil vekili, yapılan kazı çalışmasından kaynaklanan bir zarar bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı tarafından yapılan kazı çalışması ile davacıya sigortalı işyerinde oluşan hasar arasında illiyet bağı bulunmadığının alınan bilirkişi raporlarıyla saptandığı ve hasarda davalı kusurunun ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davalının kazı çalışması yaptığı mahalde, şehir su ve pis su şebekesinin yerin 75 cm altından, davalıya ait olup kazı çalışmasına konu hattın ise yerin 13 cm altından geçtiğinin, mahallinde yapılan kazı ve inceleme sonucu, 01.04.2014 tarihli bilirkişi raporuyla saptandığı; Sivas Belediyesi Su Kanalizasyon İdaresi (SİBESKİ)"nin 31.10.2012 tarihli cevabi yazısında, davaya konu kazı çalışması nedeniyle kendi ana şebekelerinde bir patlama ya da arıza oluşmadığı, olay günü arıza bildirimi yapılmadığı, sadece olay tarihinden 1 gün sonra (18.10.2010"da) abone arızası olarak işlem yapılıp davacıya sigortalı işyerindeki bir adet vananın değiştirildiğinin bildirildiği; 18.10.2010 tarihli arıza tespit- tamir formunda da arızanın şeklinin "abone arızası" olarak kayıtlı olduğu ve arızanın tamir şeklinin, bir vana değişimi olarak belirtildiği; şehir ana su hattında oluşan bir hasar ya da arıza olmadığı halde, davacıya sigortalı işyerinin zemin katındaki boru patlamasının (boruların bağlantı noktasından ayrılmasının), davalının kazı çalışmasından kaynaklandığının kabul edilemeyeceği gözetildiğinde, kazı çalışması ile hasar arasında illiyet bağı bulunmadığına ilişkin mahkeme kabulünün yerinde görülmesine göre; davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 16,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 10/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.