4. Ceza Dairesi 2016/9553 E. , 2020/6986 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, 6136 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, hükmolunan ceza miktarı nedeniyle sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteğinin 1412 sayılı CMUK’nın 318/1. maddesi uyarınca reddine karar verilerek, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A)Sanık ... hakkında silahla tehdit suçundan kurulun mahkumiyet hükmü ile sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
Sanık ..."a yükletilen silahla tehdit, sanık ..."a yükletilen 6136 sayılı Kanuna muhalefet eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunlarda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın infaz aşamasında gözetilebileceği,
6136 sayılı Kanuna muhalefet suçu açısından; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.01.2018 tarih ve 2017/12-463 Esas ve 2018/20 Karar sayılı kararı uyarınca, sanık hakkında hükmolunan adli para cezalarının ödenmemesi halinde 5237 sayılı TCK"nin 52/4. maddesi gereği hapse çevrileceği ihtarı yapılmış ise de; bu hususun 5275 sayılı Kanun"un 106/3. maddesi infaz aşamasında resen gözetilebileceği,Anlaşıldığından sanık ... müdafii ile sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
B)Sanık ... hakkında silahla tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın aşamalarda bir başkasına olan borcunu sanık ..."in kendisinden istemesi üzerine, alacaklı olan şahısla telefon görüşmesi yaptıklarını ve alacaklı şahsın sanık ..."e bu alacak konusna karışmamasını söylemesine rağmen sanık ..."in aracını kendisinin aracının önüne çıkamayacak şekilde park ederek eline almış olduğu bıçakla kendisini öldürmekle tehdit ettiğini ve araca binmesini engellediğini, kendisinin de aracının arka koltuğunda bulunan silahını alarak şarjör takıp beline koyduğunu ancak sanık ..."in "erkek adam silahı çıkarırsa sıkar sen ne biçim adamsın" şeklinde konuşması üzerine korkutmak amacıyla silahı belinden çıkardığını, sanığın bıçağı savurmaya devam etmesi üzerine sanık ..."in uzağına olacak şekilde yan tarafına ateş ettiğini savunması, sanık ..."in bu savunmalarının tanıklar ... ve ... isimli tanıklar tarafından da doğrulanması karşısında, sanığın eylemini kendisine veya yakınlarına karşı gerçekleşmesi muhakkak olan haksız bir saldırıyı ortadan kaldırmak amacıyla gerçekleştirip gerçekleştirmediği üzerinde durularak TCK"nın 25. maddesinde düzenlenen meşru savunma kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunun tartışılmaması,
2-Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.