Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/15674 Esas 2015/416 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15674
Karar No: 2015/416
Karar Tarihi: 19.01.2015

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/15674 Esas 2015/416 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2014/15674 E.  ,  2015/416 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Devrek 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 02/05/2014
    NUMARASI : 2013/45-2014/132

    Davacı E.. K.. vekili Avukat Şevket tarafından, davalı S.. K.. aleyhine 01/03/2013 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 02/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddolunmalıdır.
    2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur.
    Davacı, davalı ile aynı işyerinde çalıştıklarını, olay günü davacının kendisini darp ettiğini iddia ederek uğranılan manevi zararının davalıdan tazminini talep etmiştir.
    Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davalının eylemi sabit olduğu ve davacının kişilik hakları ihlal edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Borçlar Yasası"nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.
    Davaya konu olan olayda; dava konusu olayın oluş biçimi, davacının yaralanma derecesi ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir edilen manevi tazminat tutarı azdır. Mahkemece daha üst düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA; davacının öteki temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine, bozma nedenine göre davacının vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.