14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/466 Karar No: 2018/6040
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/466 Esas 2018/6040 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2016/466 E. , 2018/6040 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.03.2011 gününde verilen dilekçe ile ... iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 06.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, dava konusu taşınmazın davalı adına oluşturulan ... kaydının iptali ile tescili istemine ilişkindir. Davalı ... vekili; kadastro çalışmasında revizyon alınan ... kaydında da mera olan taşınmazın kadastro çalışmasıyla 2413 sayılı mera parseli olarak sınırlandırılıp dava dışı Belediye adına tescil edildiğini, taşınmazın ifrazı ile oluşan parselin mera niteliğinin kaldırılarak yeniden yapılan ifrazlarla davalılara arsa niteliği ile satışının yapıldığını, taşınmazın öncesinin mera olduğunu ileri sürerek, davalılar adına kayıtlı 7221 parsel sayılı taşınmazın ... kaydının iptali ile davacı ... adına tescilini istemiştir. Davalılar, taşınmazı satın alma yolu ile edindiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı ... vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı ..., davalılar adına kayıtlı 7221 parsel sayılı taşınmazın ... kaydının iptali ile davacı ... adına tescilini istemiştir. Mahallinde yapılan keşifte taşınmazın zemin değeri düzenlenen bilirkişi raporuna göre 63.656,00 TL olarak belirlenmiştir. Dava konusu taşınmaz üzerinde bina ile birlikte depo, duvar ve ağaç gibi muhdesat da bulunmakta olup, bunların da hesaplanan bedelleri zemin bedeline ilave edilmiş, hükümde zemin ve muhdesat bedellerinin toplamı üzerinden davalılar yararına vekalet ücreti takdir edilmiştir. Davacı Hazinenin talebi yalnızca zemine yönelik olduğundan, keşfen belirlenen zemin değeri üzerinden vekalet ücreti hesaplanması gerekirken, taşınmazda bulunan muhdesatın bedeli de zemin bedeline eklenmek suretiyle hesaplanan toplam miktar üzerinden davalılar yararına vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.09.2018 günüde oybirliği ile karar verildi.