13. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7038 Karar No: 2019/18426 Karar Tarihi: 16.12.2019
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/7038 Esas 2019/18426 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin konut dokunulmazlığını ihlal etmek ve hırsızlık suçlarından sanık olarak mahkum edildiğini belirtiyor. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin bir kararına atıfta bulunarak, bu tür suçlarda öngörülen hak yoksunluklarının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiğini vurguluyor. Hırsızlık suçunun faili olan sanık, çaldığı telefonu iyi niyetli bir üçüncü kişide bulunca, telefonun o kişi tarafından mağdura iadesi sağlandığı için etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtiliyor. Maddeler ayrıntılarıyla, TCK'nın 53., 116/1, 119/1-c, 62/1, 168/1 ve 165. maddeleri olarak belirtiliyor.
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Sanık hakkında konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan hüküm tesisinde, TCK"nın 116/1, 119/1-c ve 62/1. maddeleri gereğince sonuç cezanın 2 yıl 6 ay hapis cezası yerine 1 yıl 18 ay olarak belirlenmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Sanığın çaldığı telefonu sattığı kişiyi göstererek suça konu telefonun iyi niyetli üçüncü kişide bulunarak müştekiye iadesinin sağlandığı anlaşılmakla dairemizce de benimsenen ve Y.C.G.K."nın 26.03.2013 günlü, 2012/6-1232 esas ve 2013/106 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, çalınan malın 3. kişiye satılması halinde; 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinin uygulanabilmesi için hırsızlık suçunun failinin, sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın, hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlamasının tek başına yeterli olmadığı, failin bizzat pişmanlık göstererek, satın alan iyiniyetli ise; sattığı yeri veya kişiyi söyleyerek çalınan malın hırsızlık suçunun mağduruna iadesini sağlamasının yanında aynen geri verme veya tazmin suretiyle satın alanın zararını da gidermesi, kötü niyetliyse; satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati, kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerekir. Somut olayda, satın alan hakkında TCK"nın 165. maddesinden işlem dahi yapılmadığına göre, iyiniyetli olarak kabul edilmesi gereken satın alana ödediği paranın da iade edilirse sanığın telefonu sattığı kişiyi söyleyerek iade sağlandığında etkin pişmanlık hükümleri uygulanabileceği için TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı hâlde sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; sanığın temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 16/12/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.