2. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/895 Karar No: 2021/2154
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/895 Esas 2021/2154 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2021/895 E. , 2021/2154 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle davacı kadın tarafından dilekçelerinde delil olarak dayanılmayan tanık ifadelerinde yer alan “Hakaret” vakıasının davalı erkeğe kusur olarak yüklenmesinin yerinde olmadığının ancak boşanmaya neden olan olaylarda kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre erkeğin yine de tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Taraflar arasında görülen boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda, ilk derece mahkemesince boşanma ve ferilerine hükmedilmiş; ortak çocuk Zeynep Nur’un velayeti anneye verilerek baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki tesis edilmiştir. Davalı erkek, hükmün tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuş ve bölge adliye mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince velayeti anneye verilen ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulurken çocuk ile baba arasında “Aynı şehirde oturmaları hali" ve “Farklı şehirde oturmaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Taraflar farklı şehirlerde yaşıyor olsalar bile, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse "Ayrı şehir-ayrı şehir ayrımına" gidilmesinin önemi bulunmamaktadır. Bu bakımdan, ayrı şehir-aynı şehir ayrımına gidilmeksizin babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HMK m. 370/2). SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple temyiz olunan bölge adliye mahkemesinin esastan red kararının "Kişisel ilişkiye yönelik kısmının" kaldırılmasına, ilk derece mahkemesinin hüküm fıkrasından çocuk ile baba arasında kişisel ilişkinin düzenlendiği 4. bendin tamamen çıkarılmasına, yerine 4. bent olarak “Velayeti davacı anneye verilen 22.02.2016 doğumlu ortak çocuk Zeynep Nur Gökmen ile davalı baba arasında, her ayın l. ve 3. haftasonu Cumartesi günü saat 10:00 ile takip eden Pazar günü saat 17:00 saatleri arasında, dini bayramların 2. günü saat 10.00 ile 3. günü saat 17.00 saatleri arasında, her yıl babalar günü saat 10.00 ile 17.00 saatleri arasında, yarıyıl tatilinin ilk günü saat 10.00’dan takip eden 7. günü saat 17.00 arasında, her yıl 1 Temmuz saat 10:00 ile 31 Temmuz saat 17:00 arasında kişisel ilişki kurulmasına” cümlesinin yazılmasına, hükmün kişisel ilişki bölümünün bu şekilde DÜZELTİLEREK, diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oybirliğiyle karar verildi. 10.03.2021 (Çar.)