4. Ceza Dairesi 2016/471 E. , 2020/6965 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, ceza verilmesine yer olmadığı,
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Sanık ... hakkında tehdit suçundan 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinin 5. fıkrasına göre verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın CMK"nın 223. maddesine göre verilmiş hüküm niteliğinde bulunmadığı, aynı Kanun maddesinin 12. fıkrası uyarınca itiraza tabi olduğu, bu kararın temyizinin mümkün olmadığı ve Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından itirazın reddine karar verilmiş bulunmakla, katılan ... vekilinin talebiyle ilgili KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
B-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında yaralama suçlarına ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca katılan ... vekili ile sanıklar ... ile ... müdafiinin TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
C-Sanıklar ... ve ... hakkında tehdit ve hakaret suçlarından, sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine
Ancak;
1-Sanıklar ile katılan arasında önceden husumet bulunduğu, olay günü de katılanın evine yakın yerde sanıklar tarafından kurban kesilmesi nedeniyle ile çıkan ve ani gelişen tartışma ortamında, sanıkların ne suretle önceden anlaşıp planlayarak iştirak iradesi içinde atılı eylemi gerçekleştirdikleri denetime olanak verecek şekilde açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçe ile sanıklar ... ile ... hakkında TCK"nın 106/2-c maddesi uyarınca hükümler kurulması,
2-(1) nolu bozmaya uyularak sanıklar ... ile ..."ın eylemlerinin ayrı ayrı TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunu oluşturduğunun kabulü halinde ise; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanıklar ... ile ..."a isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu, hakaret suçu yönünden ise, uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, sanıklar ... ile ..."ın üzerine atılı tehdit ve hakaret suçları yönünden, sanık ... hakkında da hakaret suçu yönünden uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
3-Sanık ..."ın sabıkasında görülen ilamın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olması, CMK"nın 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihli ve 6545 sayılı Yasanın 72. maddesiyle "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez." cümlesi eklenmiş ise de, daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin verilen kararın kesinleşme tarihi itibariyle engel oluşturmaması karşısında; yargılama sürecindeki davranışları olumlu bulunarak, takdiri indirim uygulanan ve bir daha suç işlemeyeceği yönünde kanaat oluşması nedeniyle cezası ertelenen sanık hakkında, "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olan ilam gözönüne alındığında suç işleme eğiliminin bulunduğu" şeklindeki yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile ve hüküm içerisinde çelişkiye neden olacak şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
4-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekili ile sanıklar ... ile ... müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, (C) bendinin (1) ve 2 nolu bozma kararlarının 1412 sayılı CMUK"nın 325. maddesi gereğince hakkında tehdit suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanık ..."a hükmün açıklanması halinde sirayet ettirilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.